Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Timur ve karınca...

Nereden Yazdırıldığı: Defineci Naci Baba
Kategori: DEFİNECİLİĞE, FORUMA ve HAYATA DAİR
Forum Adı: MİZAH / MAGAZİN / POPÜLER / GENEL / KARIŞIK
Forum Tanımlaması: KOMİK RESİM, FOTO, KARİKATÜR, ANIMASYON, VIDEO, SES, FIKRA, NÜKTE, GÜNCEL OLAYLAR, PAYLAŞIMLAR vb.
URL: http://www.nacibaba.com/forum_posts.asp?TID=773
Tarih: 02/Mayıs 2017/2024 Saat 13:37
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 9.50 - http://www.webwizforums.com


Konu: Timur ve karınca...
Mesajı Yazan: mordaglı
Konu: Timur ve karınca...
Mesaj Tarihi: 12/Aralık 2017/2010 Saat 19:45

              Selam arkadaşlar.!970 li yıllarda İstanbul da lisedeyim.Bir gün tarih hocam Mustafa Türker Timur,un Ankara,da Yıldırım beyazıd,la olan savaşı sırasında karınca ile münasebetini anlatmıştı.Timur çadırında bir türlü başarı elde edemeyeceğini düşünür orduyu geri Orta Asya,ya çekmeye kara verir.Geri çekilmeyi düşünürken çadırın orta direğine yukarı bir karıncanın tırmandığını görür.Krınca her tırmanışta tam tepeye çıkacakken yere düşer.Bu durum Timur,un dikkatini çeker.Karınca dokuz on defa çıkar zirveye tam çıkacakken yere düşer tekrar tırmanırken onuncu veya on birincitırmanışında zirveye çıkmayı başarır.Karıncadan ilham alan Timur geriçekilmekten vaz geçer ve savaşa devam eder.Yıldırım bir karıncanın Timur,a verdiği ilham nedeni ile savaşı kaybeder.Burdan ben arkadaşlar hedefe ulaşmak için mücadeleyi vaz geçmememizi öneririm.Sağlıcakla kalın.



-------------
Kusva



Cevaplar:
Mesajı Yazan: Misafir
Mesaj Tarihi: 13/Aralık 2017/2010 Saat 07:06
Hedefe odaklanma ve önyargılardan uzak hareket etme üzerine yazılmış en güzel hikayelerden biri olan; " Kurbağa Hikayesi" içinde son derece çarpıcı mesajları barındıran, timur karınca hikayesinin ana fikrine yakın bir  kıssadan hissedir.

Hikayemiz uzak zamanlarda, Kurbağalar Diyarında geçmektedir. Burada yani kurbağalar diyarında her sene bahar aylarında bir festival yapılır ve bu festivalde birçok etkinlik düzenlenirmiş. Bu etkinliklerden biri de tüm kurbağaların katılımına açık ve herkesin eşit şartlara sahip olduğu “duvara tırmanma” yarışıdır...

Ancak her yıl düzenlenen bu yarışmayı o güne kadar kazanan olmamış. Çünkü yarışmanın yapıldığı duvar; son derece yüksek ve oldukça da düz bir duvarmış. O gün de her yıl olduğu gibi yüzlerce kurbağa yarışmaya katılırken binlercesi de yarışmayı izlemekte ve yarışmacılara tezahüratlarda bulunmaktaymış. Duvara tırmanmak hem zor hem çok tehlikeliymiş. Seyirciler büyük bir heyecan içinde bağırıp çağırıyorlarmış.

Bazıları “başaramayacaksınız geri dönün” diye bağırırken bazıları şöyle yap böyle yapma oraya dikkat şuraya dikkat diye tavsiyelerini yarışmacılara yüksek sesle duyurmaya çalışıyorlarmış. Zaman geçtikçe yarışmacılar yorulmaya ve seyircilerin de etkisiyle tek tek düşmeye, vazgeçmeye veya geri dönmeye başlamışlar. Sonunda da; biri hariç kurbağaların tümü ya düşmüş ya da başaramayacağına inanıp geri dönmüş.

Zirveye tırmanabilip yarışmayı kazanan kurbağa ise tırmandığı zirveden aşağı indiğinde kalabalık büyük bir şaşkınlık ve hayranlık içerisinde onu alkışlamaya ve omuzlara almaya başlamış. Sıra ödül dağıtmaya geldiğinde ise bu Kurbağa’ya başarısını neye borçlu olduğunu, bugüne kadar kimsenin başaramadığını nasıl başardığını ve onca düşen kurbağanın bağırtısı ve iniltisine rağmen nasıl olup da korkmadığını sormuşlar.

Kurbağa ise ” Ben sağırım ve söylediklerinizin hiçbirini anlamıyorum. Lütfen sorularınızı işaretlerle sorar mısınız böylece size daha rahat cevap verebileceğim” demiş.

Evet, bu kurbağanın başarısının sırrı sağır olması ve ne o güne kadar ki başarısızlıkları ne de yarışma esnasında sarf edilen olumsuz sesleri duymuş olmasında yatıyormuş. Bunun için de bu kurbağa hiçbir olumsuzluktan, negatif telkinlerden etkilenmeyip konsantrasyonunu bozmadan hedefine odaklanmayı ve sonunda da zafere ulaşmayı başarmış.

Şöyle bir düşünün, bugüne kadar yaptığımız veya yapmaya çalıştığımız kaç tane işte tezahüratlara maruz kaldık? Sırf çevrenin olumsuz şartlandırmaları, telkinleri ile kaç yarışmadan geri döndük?

herkese selam ve saygılar.


Mesajı Yazan: sahin
Mesaj Tarihi: 13/Aralık 2017/2010 Saat 07:44
evet güzel hikayeler ama gerçek hayatta örnekleride var .
mesela =yasımı tutacaksın= adlı kitap gerçek hayat  hikayesini anlatan
ispanya iç savaşı dönemlerinde çocukluğu geçmiş ünlü bir matadorun
hayat hikayesini anlatıyor.azim adına beni çok etkilemişti.
ee ne demiş muhteşem şair M.akif
(SIMSIKI SARIL AZMİNE BAK NE OLURSUN)
 
titus arkadaş senin avatardaki adam kim ?cüneyt arkın ın boyalısına
benziyorLOL  



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2007 Web Wiz - http://www.webwizguide.com