Zir vadisinde saat 09.05’te başlayan kazı çalışmalarının yapıldığı alana, sadece TRT ve Anadolu Ajansı muhabirleri alındı.
Bölgenin
SİT alanı olması sebebiyle, vadideki çalışmalara Anadolu Medeniyetleri
Müzesi’nde görevli bir arkeolog da katıldı. Bir süre kazma-kürek,
dedektör köpekler ve metal dedektörler eşliğinde devam eden
çalışmalarda, tarihi değeri olduğu belirtilen bir testi bulundu.
Testinin
bulunmasının ardından müze yetkilisi, kazı alanındaki cumhuriyet
savcısına tarihi eserlere zarar verilmemesi yönünde uyarıda bulundu.
Bunun üzerine durdurulan ve daha sonra kazma kürekle devam eden
çalışmalarla ilgili olarak, cumhuriyet savcılığınca Anıtlar Yüksek
Kurulu’ndan izin istendi.
Anıtlar Yüksek Kurulu’nun kazı çalışması
yapılabileceğine dair 9 Ocak 2009 tarihli kararını cevaben yetkililere
göndermesi, önemli bir ayrıntıyı da ortaya çıkardı. Anıtlar Yüksek
Kurulu’nun, Ergenekon soruşturması kapsamında, “önceden bilgi verilmek”
kaydıyla Ankara genelindeki SİT alanlarında kazı yapılabileceğine dair 9
Ocak’ta karar verdiği ortaya çıktı.
Kararın soruşturma kapsamında
gerçekleştirilen 10. dalga gözaltılardan 2 gün sonraya denk gelmesi
dikkati çekti. Böylece, kazılar için önceden hazırlık yapıldığı ortaya
çıktı.
3 ayrı kazı, bir kaza
Zir Vadisi’ndeki
kazılar, dün 3 ayrı noktada yapıldı. İş makineleriyle yeterince derinliğe inilememesi nedeniyle,
Ankara Üniversitesi’nden yerin altını görüntüleyip ve röntgen çekebilen
hassas dedektör getirildi.
Çalışmalara bu dedektör yardımıyla saat
17.00’ye kadar devam edildi. Ankara İl Jandarma Alay Komutan Yardımcısı
Yarbay Erdal Eren de zaman zaman bölgeye gelip çalışmaları izledi.
Çalışmalar sırasında ayağı takılarak düşen bir polisin
bacağı kırıldı.
Tarihi eserler tahrip oldu
Ergenekon
soruşturması kapsamında Zir Vadisi’nde yapılan kazı sırasında, polisin
tahrip olan tarihi eserleri iki “delil zarfı”na koyarak götürdüğü
görüldü. Öte yandan, kazıda çıkan testinin, 19. yüzyıl Osmanlı dönemine
ait olduğu ve üzerinde yeşil sır bulunduğu tespit edildi. Kazı sırasında
tarihi eserlerin tahrip olması ayrı bir tartışma başlattı.
Zir Vadisi’nin
1402 yılında Timurlenk ile Yıldırım Bayezid’in ordularının çarpıştığı
Ankara Savaşı’na evsahipliği yapan alanlardan biri olduğu da öğrenildi.
VADİ'NİN KANLI TARİHİ
Tarihçilere
göre Zir Vadisi, Anadolu tarihinin en kanlı savaşlarından biri olan
Ankara Savaşı'nda da Timur için önemli bir sığınma alanı! Çünkü Timur,
savaş öncesi kendisi için çok önemli bir silah olan yüzlerce savaş
fillerini, işte bu vadide yani Zir Vadisi'nde gizledi. Timur Zir
Vadisi'nde sakladığı fillerle kazandığı Ankara Savaşı, Osmanlı'da tam 11
yıl sürecek bir fetret döneminin de ortaya çıkmasına neden oldu.
MECLİS SİT ALANI İLAN ETTİ
Bu arada Zir Vadisi'nin daha geçtiğimiz
hafta Sincan/Yenikent Belediyesi tarafından SİT alanı ilan edilmesi
için karar alındığı belirlendi. Peki Zir Vadisi neden SİT alanı ilan
edildi.
İşte hazırlanan o rapordan bazı bölümler; -
Vadi gerek ekolojik ve görsel gerekse Helen, Türk ve Ermeni
kültürlerinden oluşan tarihi ve arkeolojik değerleriyle Ankara'nın step
peyzajı içerisinde ayrıcalıklı bir öneme sahip.
- Vadi aynı zamanda ekolojik ve rekreasyonel açılardan önem taşıyan vadileri Ankara kentinin simgesidir.
- Zir Vadisi kent merkezine yakınlığı dolayısıyla rekreasyonel gereksinimi karşılamada yüksek potansiyele sahip vadilerdendir.