Giriş Sayfası Forum Anasayfası Forum Anasayfası <>5Tarihî Süreçte; <>5Antik Dünya'da Yaşam, Ölüm ve Muhtelif Kültürel Mevzular <>5Cam & Camcılık
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Roma Döneminde Cam

 Cevap Yaz Cevap Yaz
Yazar
Mesaj
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
magistratus Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Magistratus

Kayıt Tarihi: 31/Aralık 2017/2006
Son Giriş: 15/Şubat 2017/2011
Konum: Globe
Durum:
Gönderilenler: 397
  Alıntı magistratus Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Roma Döneminde Cam
    Gönderim Zamanı: 02/Kasım 2017/2008 Saat 11:42
Roma Dönemi cam endüstri, Helenistik cam üreticilerinden alınan ilham ve tecrübe ile kurulmuştur. Zaman içerisinde gelişerek bağımsız, yeniliklere açık ve camcılık sanatını Batı Avrupa yerleşimlerine tanıtan bir endüstri haline dönüşmüştür. Cam, bu endüstrinin gelişmesiyle bağlantılı olarak ilk defa daha ucuza ve büyük miktarlarda üretilmeye başlanmıştır. Endüstriye hız kazandıran kuvvet, cam üfleme tekniğinin tesadüfen fakat uygun zamanda bulunmuş olmasıdır. Bununla beraber, camın çok az bulunan lüks bir meta olmaktan çıkıp yaygın olarak kullanılmaya başlanması yalnızca bu teknolojik gelişmeyle açıklanamaz. Bu hızlı gelişmede bazı diğer faktörlerin de önemli rolü olmuştur. Bu faktörlerin ilki, erken İmparatorluk döneminde ticaret faaliyetlerinin, Augustus tarafından tesis edilmiş barış ortamıyla birlikte oldukça önemli derecede artmış olmasıdır. İkincisi ise, MÖ 1. yüzyılda Romalılar tarafından başlatılmış olan doğu seferleridir. Suriye'nin ilhakı ve Romalıların Filistin ve Mısır'la daha fazla ilgilenmeye başlaması, çok uzun süredir cam üreten merkezlerle direkt ilişkide bulunmalarına neden olmuştur.

Romalıların, Augustus zamanında sivil mimaride geliştirmiş oldukları farklı mermer üslubunda olduğu gibi, değişik amaçlı cam eşya üretimi için de aşırı hevesli oldukları söylenebilir. Camı yalnızca gündelik eşyaların üretiminde değil, aynı zamanda mozaik, pano ve dış cephe kaplaması gibi dekoratif amaçlarla da kullanmışlardır. Camı, örneğin pencere camı olarak veya arkasını metal folyo ile (altın veya gümüş) sırlayıp aksedici bir malzeme olarak da ilk kullanan yine Romalılardır. Günümüzde pencere camları ve aynalar, gündelik hayatın o kadar doğal ve ayrılmaz parçaları haline gelmişlerdir ki, bugün bu keşiflerin önemli kavramamız güç olmaktadır. Ayrıca erken İmparatorluk döneminden üretilmiş olan etkileyici sofra takımları ve gündelik eşyalar da bunların değerine gölge düşürmektedir. Cam mozaikler, panolar ve pencere camları, Roma dünyasının her tarafında cam şişelerle birlikte yaygın olarak kullanılmışlardır. Kısaca, Romalılar bugün çok doğal kabul edilen camın, tüm çeşitlerini üretebilmişlerdir.

Bu çeşitliliği bakarak, Romalıların her tür yeniliğe ve deneye hevesli olduklarını söyleyebiliriz. Bu heves ve merak ustaların mahareti ile birleşince, henüz gelişmeye başlamış olan cam endüstrisinin çok başarılı bir sanata dönüşmesine neden olmuştur. Yeni fomlar, teknikler, renkler ve süslemeler büyük bir şevkle uygulanmıştır. Romalıların bu özelliğinden, bu döneme ait az sayıdaki kaynaklarda da söz edilmektedir. Bunlardan belki de en çok bilineni Trimalchio anlatılmış olar hikayedir. Bu hikaye, bir cam ustasının İmparator Tiberius'a hediye ettiği kırılmaz cam kaseyle ilgilidir. Kırılmaz camdan yapılmış bu kasenin bir başka özelliği de, çarpma sonucu veya benzeri bir nedenle çöken veya çentiklenen kasenin bir çekiç yardımıyla eski haline döndürülebilmesidir. Bu buluşu nedeniyle İmparator tarafından kesin olarak ödüllendirileceğine inanan bu usta tam aksine kral tarafından idam ettirilmiştir. Çünkü kral, bu sırrın öğrenilip yaygın olarak kullanılmaya başlamasıyla, altının tüm değerini kaybedebileceğinden korkmuştur. Bu hikaye camın MS 1. yüzyıl başlarındaki önemini ve Romalılar'ın konuyla ilgili yeni buluşlara ve deneyimlere ne kadar açık olduklarını göstermektedir. Fakat üzülerek belirtmek isterim ki, bu olay bazı araştırmacılar tarafından Roma dünyasının teknik gelişmelere karşı duyarsız olduğu şeklinde yorumlanmaktadır. Halbuki Roma cam endüstri tarafından üretilmiş olan eserler bu görüşü çürütmektedirler.

Roma cam endüstrisinin büyüklüğü ve karmaşık yapısı bazı önemli noktaların saptanabilmesine olanak sağlamıştır. İlk olarak cam tipleri, özellikle kaplar arasındaki farklılıkların açıkca ortaya konması gereklidir. Bu cam kaplardan bazıları, herkes tarafından da kolayca anlaşılabileceği gibi, lüks eşyalar olarak üretilmişler ve bugün olduğu gibi antik dönemde de sanatsal ağırlıklarına göre değerlendirilmişlerdir. Örneğin Kameo Camları hiç şüphesiz bu kategori içinde yer almaktadır. Bu oldukça kıymetli parçaların bazıları işlevsel olmakla birlikte, bazıları yalnızca dekoratif amaçlarla kullanılmışlardır. Bu kategorinin hemen altındaki grupta ise, oldukça özenle ürtilmiş ve dekore edilmiş sofra takımları yer alır. Kalıba üfleme tekniği ile üretilmiş ve ustası tarafından damgalanmış birçok cam eşya bu grupta yer almaktadır. Bir alt kategoride ise, daha sıradan, günlük kullanım amacıyla üretilmiş fakat buna rağmen oldukça çekici olan, depolama ve servis amacıyla kullanılmış testiler, şişeler ve yassı şişeler yer almaktadır. Son kategoride ise, büyük miktarlarda üretilmiş ve ucuza mal edilmiş parfüm şişeleri yer alır.

Oldukça çok sayıda değişik özelliğe sahip bu mallar, cam endüstrisinin hizmet ettiği pazarların farklı özelliklerini yansıtmaktadır. Dağılımın bir ucunda Roma toplumunun yüksek sınıfına mensup müşteriler tarafından alınmış parçalar bulunmaktadır. Hatta yakın geçmişte, örneğin Portland Vazosu gibi bazı mükemmel parçaların Kraliyet ailesi için özel olarak üretilmiş olduğu tartışması yapılmıştır. Aynı şekilde Geç Roma Dönemi vasa diatretalarına örnek olarak gösterilebilecek (şu anda tahrip edilmiş durumda olan) ve çubuklar halinde kesilebilmiş Strasbourg kabı ("cage - cup") üzerinde de (MS 287 - 305) İmparator Maximian isminin bulunduğu görülmektedir. Dağılımın öbür ucundu ise, Augustus zamanında yaşamış olan Strabo'nun deyişiyle "bir bakır sikkeye alınabilecek camlar" bulunmaktadır. Aslında bu grupta yer alan bazı şişelerin kullandıktan sonra atılmak üzere üretilmiş olduklarını düşünebiliriz. Sonuç olarak, hiç tereddütsüz Roma Döneminde camın az veya çok kullanılmakta olan seramik türlerinin yerini aldığını söyleyebiliriz.

Göz önünde bulundurulması gereken üçüncü husus endüstrinin dağılımıdır. Genel olarak kabul gören görüş Suriye, Mısır, İtalya ve Rhen Bölgesi'nde başlıca birkaç üretim merkezinin bulunduğudur. Diğer taraftan, Roma topraklarının hemen hemen her tarafında rastlanan üfleme camlar, İmparatorluğun her bölgesinde, en azından MS 1. yüzyıl sonlarından başlamak üzere, cam atölyelerinin bulunduğunu ortaya koymaktadır. Bu belirgin çelişki daha önce de anlatıldığı gibi, üretilmiş mallar arasında gruplandırmalar yapılarak önlenmektedir. Gündelik kullanılmış eşyaların büyük çoğunluğunun yerel olarak, olasılıkla gezginci ustalar tarafından geçici imkanlar değerlendirilerek üetildiği tahmin edilmektedir. Üretimin geçici olarak yapılması, bugün neden arkeolojik yerleşimlerin ancak çok azında yerleşik cam atölyelerinin bulunduğunu açıklamamıza yardımcı olmaktadır. Aynı şekilde, dağıtımlarının çok sınırlı olması nedeniyle, yaygın olarak kullanılan yöresel kapların çok değişik formlarda olduğunu görüyoruz. Basit ve çoğunlukla özensiz üretilmiş olmalarına rağmen, bunların gerek üretildikleri coğrafi bölgelere, gerekse kronolojilerine göre sınıflandırmaları oldukça zor olmaktadır. Ayrıca camın herkes tarafından sevilmesi ve talep edilmesi endüstrisinin parçalanmasına neden olmuştur. MS 3. yüzyılda Britanya gibi uzak eyaletlerde bile, küçük çapta da olsa cam endüstrisinin var olduğundan söz edebiliyoruz.

Çok doğal olarak kaliteli cam eserler yerleşik fabrikalarda üretilmişlerdir. Bu fabrikalardan bazılarının varlıkları, kullanmış oldukları kalıplardaki markalarla ispatlanabilmektedir. Bu gibi "ara grupta" yeralan ve yaygın olarak kullanılmış eserlerin formları ve süsleme tarzları arasındaki ince farklılıklar, bölgesel özelliklerin saptanmasında kullanılabilir. Bu eşyalar üretimden sonra, belirli bir alan üzerinde alınıp satılmış ve kullanılmışlardır. Ancak çok özel durumlarda, bu belirli alanların dışına çıktıkları görülmektedir. Herşeye rağmen, Roma camları arasındaki genel benzerlik, çeşitli üretim merkezleri arasındaki sürekli ilişkiyi ifade etmektedir. Bu ilişkiler olasılıkla İmparatorluğun bir bölgesinden diğer bir bölgesine göç eden ustalar tarafından teşvik edilmiştir. Bu konuya örnek verebilecek oldukça çok sayıda epigrafik belge vardır. Bu belgeler bir çok Suriyeli ve Mısırlı ustanın camcılık dahil birkaç farklı zanaat kolunu icra etmek üzere Batı'ya gittiklerini söylemektedir.

Son olarak, lüks camların açıkça belli olduğu üzere bu konuda uzman olmuş çok az sayıdaki atölyelerde üretilmiş olduklarını söyleyebiliriz. Bazı kaynaklarda figürlü gümüş tabakların, geç antik dönem toplumları üst sınıf mensuplarının ilgi ve zevk birlikteliğini yansıttığı söylenmektedir. Gümüş tabaklar da olduğu gibi, lüks cam eserler de Roma toplumuna mensup soylular tarafından sahip olunmuştur. Bu kişilerin maddi çevreleri, ortak sosyal ve kültürel geçmişlerini yansıtmaktadır. Aynı zamanda, birbirleriyle oldukça benzer özelliklere sahip iki Geç Roma Dönemi cam grubu olan Kameo Camları ve vasa diatreta'ların oldukça farklı bölgelere dağılmış olduklarını görüyoruz. Bu durumu değerlendirerek, lüks camlara sahip sınıfın İmparatorluğun bir ucundan diğer ucuna serbestçe seyahat edebildikleri tartışması da ortaya konabilir. Harden tarafından uzak bölgeler arasında yapılan cam eşya ticaretiyle ilgili çalışmalar sırasında bir başka önemli nokta daha vurgulanmıştır. Bu, çok ince olarak üretilmiş çok kenarlı ve renksiz cam kaselerin ortaya çıkarılmasıdır. Bu kaseler bir alet yardımıyla kesilerek dekore edilmişlerdir.

Düzenleyen magistratus - 26/ocak 2017/2009 Saat 15:47
Yukarı Dön
Misafir Açılır Kutu Gör
Misafir
Misafir
Simge
  Alıntı Misafir Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 25/Kasım 2017/2008 Saat 10:59

dedeEserin Adı       :Koku Şişesi - Cam

Dönemi            :Roma Dönemi

Buluntu Yeri    :Zoralım

Tanımı           :Yeşil renk camdan yapılmıştır. Huni şeklinde kenarsız bir ağız, incelen bir boyun ve konik şişkin bir gövdeden oluşmaktadır. Boyunda birbirine paralel yedi adet çizgi motifi, gövde üzerinde ise damla şeklinde süslemeler bulunmaktadırdede



Düzenleyen dalamper - 25/Kasım 2017/2008 Saat 11:48
Yukarı Dön
 Cevap Yaz Cevap Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50
Powered by Web Wiz Forums Free Express Edition
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu Sayfa 0,109 Saniyede Yüklendi.