Giriş Sayfası Forum Anasayfası Forum Anasayfası <>5DEFİNECİLİĞE, FORUMA ve HAYATA DAİR <>5DEFİNECİLİK BİLGİ BANKASI
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

NACİ BABA'DAN HAKİKİ MACERALAR

 Cevap Yaz Cevap Yaz Sayfa  12>
Yazar
Mesaj Tersinden sırala
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
klikya01 Açılır Kutu Gör
wxt
wxt
Simge

Kayıt Tarihi: 11/ocak 2017/2015
Son Giriş: 11/ocak 2017/2020
Durum:
Gönderilenler: 23
  Alıntı klikya01 Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: NACİ BABA'DAN HAKİKİ MACERALAR
    Gönderim Zamanı: 09/Mayıs 2017/2015 Saat 15:08
NACİBABAMIZ YUKARIDA ''MEMETLE BURKA NASIL TONGAYA DÜŞÜRÜLDÜ''YAZMIŞSINIZ.BU HİKAYENİN DEVAMI YOK MUDUR.SANIRIM EKSİK.VANLIYLA VE PKK'YLA OLANLARDAN SONRA NELER YAPTILAR.
AYRICA BU HİKAYENİN KAHRAMANLARI ''MEMET VE BURKAYLA DOSTLUGUNUZ BUGÜNDE DEVAM EDİYOR MU?


Düzenleyen klikya01 - 09/Mayıs 2017/2015 Saat 15:12
Yukarı Dön
fakabas Açılır Kutu Gör
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 21/Eylül 2017/2008
Son Giriş: 18/Ekim 2017/2012
Konum: sinop
Durum:
Gönderilenler: 176
  Alıntı fakabas Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 02/Şubat 2017/2011 Saat 18:12
egerki bunlar bulduklarından sadaka verselerdi,beşte birini zekat olarak verselerdi  belaları defeder geri kalanları kendilerine helal kılarlardı.Allah böylesi belalardan bizleri uzak eylesin .en güzel servet sağlık ve selamettir.ustama bizlere sunduğu bu yaşantısal örneklerden dolayı teşekkür ederiz ve kendisinden sonrasına değerli bir bilği olarak kalması için anılarını eserleştirmesi dileklerimizi her daim tekrar ediyoruz ,inşeallah oda nasip olur sağlık ve selametle bunuda gerçekleştirecek ömre nail olurlar.selamlar hürmetler.
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 01/Şubat 2017/2011 Saat 09:30
 
BAKINIZ BU İŞ 30 KÜSUR YIL ÖNCE  BİGA İLEN LAPSEKİ ARASINDAKİ BİR SAHİL KASABASINDA OLUYOR  VE TAMAMEN DE DOĞRUDUR DOĞRULUĞUNU TEYİT ETTİM ÇÜNKÜ..
 
BU KÖYDEN 4 KAFADAR ARKADAŞ  1--2--3--X    BUNLARI BURDAKİ ANLATIMDA BU ŞEKİLDE TANIMLIYACAĞIM  ( X )  KONUMUZ OLAN KİŞİDİR  (1 ) DE BU OLAYA SEBEBİYET VEREN KİŞİDİR..DİKKATLİCE MEVZUYU OKUYUNUZ......................................................................ONK.
 
BU 4 ARKADAŞ PIRNARLARIN VE ZOR BİR BİTKİ ALANINI YARA YARA İLERLİYOR  2 DİYORKİ ÇAKALIM BİR KİBRİT GİTSİN  X DİYORKİ LEN OĞLUM SENİN AKLINDAN ZORUN MU VARDIR  DE Kİ ÖLE BİŞİ OLDU BURDAN ŞU ANDA DIŞARIYA KAÇAMAYIZ EN AŞAĞI 3 SAATEN AŞAĞI AÇIKLIK ALANA ÇIKAMAYIZ MAZALLAH BAŞKA BİRİ YAPSA  4 DÜMÜZ DE KEBAP OLURUZ BURDA SAKIN ÖYLE ŞEYLERİ HİÇBİR YERDE YAPMAYIN YAPANI DA YAŞATMAYIN  BU İŞ EN TEHLİKELİ İŞTİR BÖYLECE O MEVZUU BU MEVZUU KONUŞARAKTAN EN ÖNDE GİDEN ELİNDE PALAYLAN OTLARI DALLARI AYIKLIYARAK GİDENİN ELİNDEKİ PALA TINNNNN DİYE BİR SERT YERE VURUYOR  VEDE RESMEN X BİR DUVARA TOSLAR GİBİ TOSLUYOR ARKADAN GELENLERDE BİRBİRİNE HAFİFÇE TOSLARLAR ÇÜNKÜ DURUŞ ÇOK ANİ OLMUŞTUR  NEYSE BU NE LAN FİLAN DERKEN AÇIYORLAR BUNUN ETRAFINDAKİ YEŞİLLİĞİ Bİ DE BAKARLAR KOCAMAN VE ÇOK GÜZEL FİGÜRLERİ OLAN  ŞAHANE KABARTMALARİLEN BEZENMİŞ BİR LAHİT LEN KARŞILAŞIYORLAR  HAH TAMAM İŞİ BULDUK DİYE SEVİNİRLER 4 DÜ DE  BİRİ BİR OMUZ VERİR X E ÇIKAR LAHİTİN ÜSTÜNE  TEPEDEN BAKINCA SAĞA SOLA DAHA BU LAHTİN SAĞINDA VE SOLUNDA YİNE BUNA BENZER BAŞKA LAHİTLERİN DE OLDUĞUNU GÖRÜR DİĞER ARKADAŞLARINI  O YUKARDAN GÖRDÜĞÜ LAHİTLERE DOĞRU YÖNLENDİRİP ONLARIN DA ETRAFLARININ YEŞİLLİKLERİNİ KESERLER TAM 6 ADET TOPRAK ÜSTÜNDE LAHİT VARDIR VE HİÇBİRİ DE AÇILMAMIŞTIR   ELLERİNDEKİ UFAK TEFEK MALZEME ALET EDEVATLAN BUNLARA HİÇBİR İŞLEM YAPAMIYACAKLARINI ÇOK KISA SÜREDE ANLARLAR  VE GERİ DÖNERLER GİDERLER KASABAYA  EVLERDEN ALIRLAR İŞTE MURÇLAR KAZMA KÜREK BALYOZ VS VS NE GEREKİYORSA  HATTA YATACAK YİYİCEK LÜX AKLA GELEBİLEN HERŞEYİ ALIRLAR VE GİDERLER YİNE ORAYA  LAHİTLERİN TAM ORTALIK YERİNDEN BAŞLAYIP BÜYÜK BİR İÇŞİLİKLEN  GENİŞ BİR SAHAYI TEMİZLERLER OTTAN MAGİLİKTEN  NE VARSA ARINDIRIP SADECE TOPRAK ŞEKLİNE SOKARLAR LAHİTLER DE O ZAMAN SIRITIRLAR BİR DAİREVİ ŞEKİLDE KONULMUŞLARDIR  VE BU DAİRENİN ORTASINDAKİ KALAN AZ GENİŞÇE OLAN ALANA ÇADIRI KURARLAR  HERBİR ŞEYİ YERLEŞTİRİRLER  DÜZEN TAMAMDIR AKŞAM DA OLMUŞTUR SABAH ERKENDEN İŞE GİRİŞMEYİ KARARLAŞTIRIP YATARLAR  YATMALARINLAN AZ SONRA KALKMALARI BİR OLUR 4 ÜNÜNDE   MAHLÜKAT VE ÇEŞİTLİSİ MEVCUTTUR  EN ÇOK TA BU ZEHİRSİZ FARE YİYEN YILANLARDAN ÇOK VARDIR VE HİÇ TE KORKMADAN HER YERİNDEN GİRİP BAŞKA BİR TARAFINDAN ELBİSENİN İÇİNDEN ÇIKARLAR BUNLARIN 4 Ü DE LAHİTLERİN TEPESİNE KAÇARLAR  ORAYA NASIL OLSA GELEMEZLER DER'''LER AMA YANILDIKLARINI 5 DAKKA SONRA DA FARKEDERLER TOPLANIRLAR  GERİ GELECEKLERİ İÇİN GETİRİLEN HER ŞEYİ ORDA BIRAKIRLAR  O GECEYİ ARABADA  GEÇİRİRLER ERTESİ GÜNÜ KASABAYA İNERLER LOKANTAYA GİDİP BİRER ÇORBA İÇİP SONRA DA KAHVEYE GİDİP ÇAYLARINI İÇERLER VAKİT İLERLEYİNCE DE GİDERLER ZİRAİ İLAÇLAR ALETLER SATILAN YERE BİR NEVİ BEYAZ BİR TOZ VARDIR BU TOZU ÇADIRININ ATRAFINA DAİRESEL ŞEKİLDE ÇEKTİNMİ HİÇBİR MAHLUK BUNU GEÇEMİYOR BU TOZA DA BİRAZ BULAŞAN MAHLÜK 5 DAKKA SONRA DA ÖLMÜŞ OLUYOR ACAİP BİŞİDİR BU BEN DE SENELERCENE BU TOZDAN ÇOK KULLANDIMDI ....
 
YİNE DÖNER GELİRLER YERE VE KOMPLE TÜM EŞYAYI TARAMADAN GEÇİRİRLER BİŞİLER VARMI YOKMU DİYE  BULDUKLARINI UZAĞA ATARLAR VE DAİRESEL ŞEKİLDE ÇADIRIN ETRAFINI  BU TOZDAN SERPERLER  EVET ŞİMDİ RAHATTIRLAR ARTIK ZATEN SİNEK BENZERİ MAHLÜKAT İÇİN SPREY ÖLDÜRÜCÜ VAR DÜZİNE İLEN ALMIŞLAR NE OLUR NE OLMAZ DİYE  Bİ DE O ZAMANLAR ALMAN MALI ALMANCILAR GETİRİYORDU PORTATİF SİVRİSİNEK SİNEK ARI VS VS GİBİ MAHLÜKATA KARŞIN  BU DA 6 ADET BÜYÜK BOY PİLLEN BIR HAFTA İADARE EDİYORDU  BİR DE ELEKTRONİK DÜZENİ VAR  VE BİR UFAK AYNA GİBİ YERİN ÜSTÜNE MAVİ RENKLİ 1 ADET TABLETİ SOKUYORSUN  CİHAZI ÇALIŞTIRIYORSUN  SİNEK SAVAR OLUYOR TABİİ O DEVİRDE NE BU TABLETLER NE DE BU MAKİNE TÜRKİYEDE YOKTU ŞİMDİ HADDİNDEN FAZLACA NEYSE GELELİM OLAYIMIZA  BİRİ GÖZCÜ VE ELİNDE DÜRBÜNLEN LAHTİN BİRİNİN ÜSTÜNE ÇIKIP GÖZCÜLÜK YAPIYOR ZATEN BİRİ GELSE O TARAFIN ÇALILIKLARI ÇİŞFTETELLİ OYNUYACAK HEMEN BİRİNİN GELDİĞİ DE BELLİ OLUCAK AMA EN ÇOK DOMUZLAR BUNLARI CANLARINDAN BEZDİRİYOR SONRA ALIŞIYORLAR  HER KIPIRTIDA HIŞIRTIDA BİRİ GELİYOR ŞEKLİ YAPIYORLAR SONUÇTA ÇIKAN DOMUZ TABİİ BUNLARI DA GÖRÜNCE TERS YÜZ GERİ  İŞ BU ŞİMDİLİK NE GELEN NE GİDEN ARABAYI BİLE DALLARLAN YEŞİLLİKLERLEN ORT MÜŞLER ZATEN RENGİ DE YEŞİL ARABANIN  SAKLAMIŞLAR İYİCENE  BAŞLARLAR EN SÜSLÜSÜ OLANIN TEPESİNDEN  TAM ORTASINA 2 BALYOZ ÇALIŞIYOR GÜM GÜM VE YARIM SAAT SONRA ÇATLIYOR  KIRILIYOR KIRILMASINLAN BERABER BİR 3 GEN PARÇASI LAHDİN İÇİNE DÜŞÜYOR ACAİP BİR PİS KOKU YAYILIYOR ORTALIĞA BUNLAR TABİ ATLAR AŞAĞI UZAĞA KAÇARLAR  DİYOR Kİ 2 GÜN 2 GECE HAVALANDI ORASI YANINA BİLE YANAŞAMADIK  GİTTİ,K GENE ECZANEDEN  AĞIZ BURUN MASKELERİ ALMIŞLAR  PARFÜMCÜ VARMIŞ SEYYAR ONDAN ÇOK KUWETLİ PARFÜM ALMIŞLAR  YİYİCEK İÇİCEK SU EKMEK DÖNERLER YİNE ARABAYI YİNE SAKLARLAR AYNI ŞEKİL GELİRLER YERLERİNE ÇIKAR BAKARLAR YUKARI KOKU BAYAĞI KAYBOLMUŞTUR YANİ GİRİLİR BAKILIR İÇERİ  DİĞER İLERKİ KAPAĞI DA KIRARLAR YARIYARIYA ÜST AÇILMIŞTIR Bİ DE BAKARLAR İÇERİ BİR ZIHRLI ROMA ASKERİNE BENZER TAMAMEN ZIRH ÜSTÜ TABİ İÇİ İSKELET KALMIŞ BİRİ YATAR ORDA  ETRAFINDA DA VARMIŞ MALLARI ONLARI SÖYLEMİYOR NE YAPTIM ETİYSEM SÖYLEMEDİ TAMAM ÖYLE OLSUN DEDİK  GERİSİNİ ANLAT SEN ...VE DİĞERLERİNİ DE AÇTIK ALABİLDİĞİMİZ HER ŞEYİ ALDIK  VE DÖNDÜK GERİSİN GERİYE HERKES EVİNE  ŞANSIMIZ YAVER GİTTİ SORUNSUZ ŞEKİLDE ELDEN  DE ÇIKARDIK TÜMÜNÜ ÇOK DA İYİ PARA GEÇTİ ELİMİZE BEN ÇANAKKALEYE YERLEŞTİM İŞ KURDUM  KENDİME 3 NO BİRDEN HASTALANDI VE 4 AY İÇİNDE ÖLDÜ 2 NODA KANSER OLDU DURUP DURURKEN  1 NO DA TRAFİK KAZASINDA GİTTİ GÜMBÜRTÜYE TEK KALDIM BEN AMMA DEVAMLI KORKU İÇİNDE YAŞIYORUM  DERKEN O İLK AÇTIĞIMIZDAKİ  ZIHRLI ADAM BENİM RÜYALARA GİRMEYE BAŞLADI DİYORKİ BENDEN VE DİĞERLERİNDEN NE ALDINIZSSA HEPSİNİ GERİ İSTİYORUZ BİR İKİ DERKEN HER GECE BU BAŞLADI BÖYLE  NE UYKU KALDI NE BİŞİ HOCALARA BAŞLADIM NERDE CİNCİ MUSKACI OKUYUP ÜFLİYEN VARSA YOK ÇARE KİTAPLAR ALDIM DİNİ KORUMALARA GİRDİM YOK ÇARE DELİ OLUCAM  EN SONUNDA BİR YER TARİF ETTİLER BURSADA  GİTTİM ANLATTIM ONA O DA DEDİKİ BAK ŞİMDİ BUNUN TEK ÇARESİ VAR NEYMİŞ DEDİM O DA  GİDİCEN HAKİKİ BİR TABANCA ALICAKSIN EEEE  SONRA YASTIĞININ ALTINDA TABANCA ELİN TETİKTE UYUYACAKSIN O GÖZÜKTÜMÜ BAS ATEŞ ET KAFASINA KAFASINA ONDAN SONRA KURTULURSUN  YA ÖYLE ŞEY OLURMU OLUR SON ÇAREN BUDUR DİNLE SEN BENİ  DÜŞÜNDÜM TAŞINDIM Bİ TÜRLÜ BANA MANTIKLI BİŞİ OLARAK GELMİYOR BU  SAÇMALIK DİYORUM BİR YANDAN DA BİŞİ BİLMESE BANA NİYE SÖYLESİNKİ DİYORUM  SONUNDA BİRİNDEN ARAŞTIRA ARAŞTIRA BULDUM BİR 7.65  CEZE MARKA BİR TABANCA FENA DEĞİL  TEMİZ BAKILMIŞ  DÜZGÜNDÜ 2 DE ŞARJÖRÜ VARDI 2 Sİ DE DOLUYDU O ŞEKİLDE ALDIM  DEDİĞİNİ AYNEN YAPIP O AKŞAM YATTIM HAYRET HİÇBİŞİ GÖRMEDİM O GECE VE ÇOK SEVİNDİM VAY BE DEDİM DEMEKKİ MANTIKLIYMIŞ ONU VURACAĞIMI ANLADI ARTIK GELMİYOR DEDİM KENDİ KENDİME 2.Cİ 3.CÜ YOK ARTIK RAHATÇA UYUYORUM  VE ARADAN TAHMİNİ BİR 10 GÜN GEÇTİ  O GECE ÇOK BÜYÜK SIKINTILARLAN BENİ SİLKELEMİYE BAŞLADI  BIRAK BENİ BAK VURUCAM SENİ DİYORUM BU DA BİR MOK YİYEMESSİN DEMESİNLEN BEN PEŞPEŞE BASTIM  BU ANINDA KAYBOLDU  VE ARKASINDAN AHHHHH YANDIIIM DİYE BİR SES BİR DE KALKTIM ETRAF KAN REVAN İÇİNDE HEMEN IŞIKLARI YAKTIM BİR DE NE GÖREYİM BENİM HANIMI VURMUŞUM  EVİN İÇİNDE BİR PATIRDI BAŞLADI ÇOCUKLAR GELDİ BABA SEN NE YAPTIN BEN ŞİMDİ KİME NE ANLATACAĞIM KİMSE BANA İNANMAZKİ DELİ GÖZÜNLEN BAKARLAR TABİİ POLİS GELDİ SAVCI MAVCI SAVCIYA ANLATIYORUM GÜLÜYOR BANA VE BENİ MANİSA AKIL VE RUH SAĞLIĞI HASTANESİNE ŞUTLADILAR 3 AYA YAKIN ORDA KALDIM  VE AKLI BAŞINDADIR RAPORUNLAN GERİ YOLLADILAR TABİİ ŞİMDİ CEZAİ EHLİYETİM OLDUĞUNDAN DOLAYI BANA 30 SENEDEN KAPI AÇTILAR O BU ŞU BİLMEM NELER GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULARAKTAN FALAN FİLAN 20 SENE HÜKÜM GİYDİM  C EZAYI DA ALINCA CEZAEVİ DEĞİŞTİ TABİ İLK YOLLADIKLARI YER ŞARKÖYÜN YENİ CEZAEVİYMİŞ BURDA DA YENİKÖYLÜ BİZİM ARKADAŞIMIZ KÖR MUSTAFA LAKAPLI ŞİMDİ BU ZAT DA RAHMETLİDİR ONA ANLATIYOR BU OLAYI O DA BANA AKTARDIYDI  BU OLAYI BEN DE SİZLERE YAZIYORUM
VE X İ ÇOCUKLARI DA TERKETMİŞ  ZAMAN İÇİNDE O SATIŞLARDAN ELDE ETİĞİ PARALARI DA AVUKATLARA YEDİRMİŞ SON KALANLARINI DA KENDİ İÇERDE YEMİŞ  VE SER SEFİL BİR HAYAT YAŞANTISI İÇİNE GİRMİŞ  DERMİŞ Kİ KÖR MUSTAFAYA Bİ ÇIKAYIM BAK O HOCAYA NELER YAPICAM BENLEN DALGASINI GEÇTİ PE......................  HAYATIMI ALTÜST ETTİ  İNŞAALLAH BEN ÇIKANA KADAR YAŞAR ONUN İÇİN DUA EDİYORUM DERMİŞ ..................................ONK..
 
 
 
..................................................................................NACİBABA.....................................ONK
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 22/ocak 2017/2011 Saat 18:56
 
 
ARKADAŞLAR BURDA OKUYACAĞINIZ OLAYLARIN TÜMÜ BAŞIMDAN GEÇMİŞ HAKİKİ OLAN HİKAYELERDİR..........................................................................nacibaba.........................onk....
tüm bu anlatımlar çok eski yıllara dayanırlar  gençlik zamanlarımdaki olaylardır kimi kısa kimi uzuncadır aklıma gelenlerin tümünü bu kısımda yazacağım ....
 
...................................................................................................................................................
 
ELİMDE KENDİ YAPTIĞIM UYDURUK BİR MAKİNE VAR  SENE DE ZANNEDERSEM 1970 Lİ YILLARDI  YER DE TEKİRDAĞ İLEN ŞARKÖY ARASI GANOS DAĞLARI  ..
 
Ve  o tarihlerde yol iz yoktu bu dağın her bir yanına bugün her tarafı yol dur o da ayrı bişi günlerce  yatak yorgan yiyicek kumanya  tüfekler  işte benim dandik makinem ama bayağı da iş yapıyordu  oldukça da çok bişiler bulduktu bunlan sonra biri istedi emanet verdim ve yok jandarma filan yakalamış hikayesinlen üstüne oturdulardı  neyse...
şarköyün güzelköyünden  tam bu dağın yamacına kurulu güzel bir köydür mubarede de rumlardan kalmadır  şimdi bizimkiler otururlar ..Gazi süleyman paşanın ganos beyliği yeridir buranın  mezarlığında ottan geçilmez de bir temizlen se  burda buranın beyliğini yapan (ŞAHBEY VE CİHANBEYİN ) mezarları da bulunucak ta bi türlü yapmadılar o kadar söylememe rağmen
o  zamandan kalma çok güzel taş  muhteşem bir köprüsü vardır dere 2 ye ayırır bu yaka mahallesi karşıyaka mahallesi diye  kilise camiye çevrilmiş önceden cami olarak yapılmış sonradan rumluğa geçişte kilise olarak kullanılmış eski bir camisi vardır köy meydanında asırlık çınar ağaçları muhteşemdir  şaraphane binaları değirmenler vs vs tarih kokar her tarafı ve yüksekçe bir yerde olduğundan da tüm marmara denizini görür temiz bir havada marmara avşa erdek ilen karabiga tarafları ayna gibi gözükür  zeytinlik kirazlık bağlık  her yeri bide burdan hoşköye giderken aşağılarda bu yola 100 metre içerde de bir manastır olduğu gibi camı çerçevesi  yani gir içinde oturulur şekildedir ama sahipli sahibi tarafından korunaklı olduğundan bakımlıdır .
Bu köyden 2 arkadaş ve ben tam takım eksiksiz bir biçimde  beraberimizde bir de katır bütün yük onun sırtında başladık yayan neymiş kartalkaya denen  bir yer varmış ganosların en tepe yerinde oraya gidiyoruz  aylardan da nisan ayı olması gerekir daha yaza girmemiştik  ama gidip de geldiğimiz sürecte hava çok iyiydi de yükseklerde gece olunca  buzdolabının buzluğundan farkı yoktu  4 kişilik bir de portatif sağlam bezi olan bir çadırı da iyiki yanıma almışım bu çadır olmassa bunların da lafına kansaydım  tam da hastanelik olurduk  halbui bu adamların yaşamı burda geçmiş halen her işi şansa koşuyorlar (booşver allah korur bişi olmaz ) en baş lafları  len allah sana akıl fikir vermiş çalıştır kafanı her konuda ona göre işini yap diyor  senin salaklığının  ceremesini ben çekemem  katlanırsın sonra başına geleceklere demiş ..yalanmıdır doğrumudur
sabahın ilk ışıklarında her taraf kırağı yağmış şekilde çıktık  buz gibi bir hava ama devamlı tırmandığımız için  ter içindeyiz  soğuk moğuk işlemiyor ha bire üstümüzdekileri çıkarıp zavallı katırın üstüne koyuyoru z  boyuna su içiyoruz bereket her bir tarafta çeşmeler var  akşam üstü  karanlık çökmesine az bir zaman kala  bir ufak göl e  geldik yerden kaynama su ilen oluşuyormuş  adı da sarı gölmüş  buna 300 metre tahmini daha yukarda bir uzun yalaklı çeşmeye geldik  neyse oturduk  yemek yedik sarma sigaramızı tellendirirken ben ilerde bişi gördüm aynı kalenin yuvarlak uzun suru olur ya aynısı  duruyor orda  bune yaa dedim bunlara biri der zamanında bizansın hapishane kalesiymiş ammada attın be dedim burası sarp dağın başı  hadi böyle nerede bunun yanında yakınında bir kale de olması gerekir bu der yıkılmıştır ulen o yıkıldı koca kale bu niye durur  der ki hapisaneler sağlam yapılırmı ondan yıkılmamış konuşuyor işte kafadan ne olduğunu o da bilmiyor  gidip bakıcam da karanlık da bastırdı  yaktık gemici fenerini  astık ağacın dalına biri giti çılı çırpı topladı  çeşmenin hemen üstünde ufak bir düzlük alanı var ben de çadırı kurmaya başladım  ateşi de harladılar  ooh ne güzel sıcak ta oldu  biri yanına almış bir koyun budu  bunu biftek gibi dilimledi  yanan ateşten yanmış közleri bir tarafa topladı  ve etleri yatırdı direkt közün üstüne  dedim artık o yenir mi be niye dedi kaldırınca küller közler üstüne yapışacak bu güldü  bekle az sabret dedi  olunca da kaldırdı aldı hayret hiçbişi yapışmamış üstüne  ve tuzlayıp ekmek arası  aman allahım bu da ne ben hayatımda bu kadar lezzetli bir  et yememiştim  yedikçe yiyeceğin geliyor  vay anasını be ben bunu başka zaman denedim fakat bi türlü beceremedimdi bunun da var bir püf noktası .. neyse yorgunluk tabii ağır bastı yatacağız artık ben 3 tane uyku tulumu da getirdimdi  sıfır altı 50 derecelik kutup uyku tulumları ki  birine  hemen hemen 2 kişiyi bile alır fermuarı çekince yani rahattır  bunların girmesi ilen içine 5 dakka sonra 2 si de çıktılar dışarı ne oldu be dedim alışmamış bunlar böyle şeye biz boğuluruz be dediler bunun içinde onlar kendi getirdikleri yorgana battaniyeye bürünüp yattılar  ikisi de tüfekler dolu emniyeti de açık bir elleri tüfekte öyle yatıllar uyku hali bir dokunsalar güm ve bizim çadır gitti tabi olucak yok bunlar alışıkmış hiç bişi olmazmış  filan filan 
ben de silah var tabanca yani  yaa dedim bunlar acaba niye böyle iş yaparlar yani bu yerlerde korkulacak bir durummu vardır  uyumuşum ben de  onların o haline bakıp ben de tabii ağzına vermedim mermiyi emniyette de  ben de elimde uyumuşum neyse kalktık  tavuklar gibi sabahın aydınlığında  elimizi yüzümüzü yıkadık toplanmıya başladık  bir de kahvaltı ettik  tam o sırada at sesi nal sesi ve sürtünerek dallara  veya yerde sürüklenen bir ağaç dalının çıkardığı sesler çıkan tarafa doğru bakmıya başladık bu ne böyle dedim ne olucak orman kaçakçılarından biri geliyor dedi  üstelemedin o nedir diye beklemiye başladım derken önde eşekli bir adam  arkasında sıra sıra atlar üstleri ağaç yüklü en arkadakiler de koca dalları sürüklerler geldi yanımıza durdu selam melam tabii tanıyorlar birbirlerini bu da başka köydenmiş  o da bizlen bir kahvaltı etti çay içtik sonra eşeğe gitti heybeden bir torba çıkarıp geldi  tütünmüş bayağı verdi bize kağıtta verdi  ve bu tütünden bir duman çekmemlen yarım saat öksürdüğümü de söylemek isterim öyle sert bir tütün bunlar alışıklar bana çok güldülerdi .neyse herkes yoluna yöneldi ama benim kafam da o sur var ben dedim orasını bir incelemeden hiçbir yere gitmem dedim döndük geldik o surun yanına  bayağı büyük yusyuvarlak kale bayağı bir de kapısı var  kapıdan içeri girdim  vardır ya hani devhassa fabrika örme bacaları aynı onlar gibi  düz yukarı taş örme hiçbişi yok başka  damı mamı da yok gökyüzü gözükür sadece  yukarı çıkan hiçbir merdiven buna benzer bişi de yok çıktık yine yola devam ettik  ve öyle  bir yere geldikki ben dedim hayatta burdan geçmem geri dönüyorum bunlar bişi olmaz bak katır bile gidicek geçicek  yer öyle bişi ki 50--60 cm bir genişlikte 100 metre kadar bir kayada şerit gibi yolu var ama aşağı hiç bakmayın dibi gözükmiyen bir uçurum  gittinmi bidaa hayatta kimse bulamaz seni  neyse artık kararımı verdim öne katırı sürdü katır sanki alışık hayvan hiç naz  etmeden gidiyor ama çok tedbirli gidiyor  arkasından bu 2 si sonda ben ben duvara dyana dayana tutunaraktan  aşağı da hiç bakmadan bu yeri geçtim geçtikten sonra da bir ter bastı  böyle bir sakat yer şu güne kadar hayatta da görmüş değilim bunu da söyliyeyim ....
neyse o gün de akşama kadar yol aldık  gece basınca yine   çadırı kurduk  ateş yakıldı bunlar 2 tane de tavşan vurdulardı  ama bir irice domuz o gün bize zor anlar yaşattı bunlarda  tekli domuz fişeği yok kaba saçma var  domuz bize saldırıyor ordan burdan hepimiz bir ağaç seçtik nerden geliyorsa öbür tarafına geçiyoruz baktım olacak gibi değil  tüfeklen olacak iş değil  tabancaylan  3 kurşunda bunu yere serdim  bıraktık tabii onu orda öylece   şimdi ben bunlara diyorumki ya biz çadırda uyurken bu domuzlar sürülen üstümüzden geçerlerse ne olur (şimdi dikkat etiyseniz bu kişilerin isimlerinlen hitap şekli burda geçmiyor bu prensip bir mesele olduğundan yazılmamaktadır  ve bu arkadaşlar bugün çok yaşlanmış kişilerdir ) diyorlarki öyle bişi olmazmış ateş sabaha kadar niye harlı tutarız işte bu vahşi hayvan gelmesin diye ateşe sokulmazmış hayvanat kısmı  ne bileyim yeni yeni  öğreniyoruz şimdiye dek dağ orman  gezmedimki bileyim  yani taa o zamanlar için konuşuyorum..tavşanları soyup içini temzleyip çeşmenin akan suyunda temizlediler   sonra ikisini de 1.ci yalağın içindeki suya yatırdılar kanı iyice çıksınmış diye 1 saat sonra alıp bir sırık  birine bitane de öbürüne başladılar ateşin üstünde çevirmeye  bunlar da çok güzeldi neyse yattık kalktık sabah  yine düştük yola  ve geldik dağın sonu ve aşağı doğru tatlı meyilli tepeleri ne  devenin hörgüçü gibi in çık in çık şekli ama aşağı doğru iniyoruz ve karşıda duran yalçın  indiğimizden yüksek tepeye tırmanıcaz sırf yalçın kayalık bit yer çok vahşi bir tabiat içinde aşağılardan çook uzaklardan da bir kaç köy de gözüküyor hayal meyal ara sıra bir siz bulutu giriyor araya bazen açılıyor böyle bir ortamda  ve yine bir çeşme başında mola verdik öğlen sırası idi  arkadaşın biri sol taraftaki ağaçlıklara doğru seyirtti büyük su dökecekmiş gittiği yerde de kayalık yükseliyor duvar gibi  ve sonra heyacanlan bir geldi öbürüne diyor anlatıyor hani bir mağra söylenilir di ya eşkiya içine tulumlan parayı bırakıp gittiği mağrayı buldum diyor bu da deme yahu diyor tulumu da gördüm içerde  hem de ne tulum  10 tane at bu parayı ancak taşır diyor  ve aynı zmanda da zeybek havası oynuyor  sevincinden  ve hemen gidip bakalım şekli yapıyorlarken arkadaşlar dedim bakın burası bir geçit yola benzer  biz ilk önce yiyeceğimizi suyumuzu içelim sonra tolanalım katıra da yükliyelim eşyamızı  ve derli toplu gidelim şimdi biz gideriz 3 ümüz de burasını başı boş bırakırız biri de tesadüf geçer alır herşeyi gider sonra ayazda kalırız orası kaçmıyor bişi varsa muhakkak alırız da hem sen biraz da sakinleş bu işler heyacanlan olmaz falan filan doğru dediler öyle yapıldı ve katırı da beraber oraya doğru seyirttik  az gitmiştikki o tuvalet ihtiyacı için gidene bu diğeri derki ulen kedi köpek bile mokunu toprağa gömer sen onlarkadar da olamadın bu ne yaa der   sinekler üşüşmüş mokuna  o da aldı katırdan kazmayı küreği gömdü mokunu  devam ettik ve mağra önüne geldikki hakkaten saklı kent gibi bir yer bir tesadüf olmadan da burası bulunmaz bu şimdi başladı öbürüne ulen der benim moka mana bulursun o olmasaydı burasını ecep bulabilecekmiydik filan sataşıyorlar işte birbirlerine  ben de  6 pilli kuwetli bir el feneri vardı onu çıkardım  içeri, girdik  ama leş kokar içersi olmaması lazım böyle bir kokunun bana bakın dedim bu iş başka bişi çıkabilir dikkatli ve sessiz olun silahları da ateş edilicek bir şekilde elinizde tutun bir karambolde de  birbirimizi de bu dağın başıba vurmayalım çok dikkatli olun bura ahırda yaşayan hayvanlar gibi kokuyor  mağra kısa fazla içerlek değil hafif bir  u  şekli yapıyor 6--7 metre kapısından içeri sonu olan bir yer ve hakikatten de sonunda bir post yatıyor  bu hiç incelelememiş işi  görünce dönüp gelmiş bize ben feneri tutum  iyice yaklaştık len bu iri bir boz ayı daha kış uykusundan kalkmamış  sırtı bize dönük almış arka ayaklarını önlerlen birlikte büzülmüş kafasını da ön ayakları üstüne koymuş çoook derinden ve aralıklı olarak nefes de alıyor  hiiiç ses etmedem ayaklarımızın ucuna basarak dışarı attık kendimizi hadi gitte al dedim postun içindeki altıncıkları  ne bileyim ben dedi ben öyle gördüm hemen uzaklaştık ordan ...
5--6-- tavşandan 3 tane daha vurdular  hele 4 üncüsünde hayvan öyle bir yere sıkıştıkı gidecek kaçacak hiçbir yeri  kalmadı ve resmen hayvan insan gibi kollarını havaya kaldırdı teslim olma şekline girdi ki hayret ettim bu manzara karşısında  ve hemen mani oldum sakın ateş etme dedim ve etmedi  hayvan yavaşça gitti  böyle bişiye de hayatımda ilk defa şahit oldum........
 
ve o hörgüçleri indik çıktık bu çıkılacak olan kartalkaya tepesi eteklerine gelip bunun da tek bir yerden tepesine kadar çıkılacak bir güzergahı ver diğer tüm yerleri sonsuz gibi görünen uçurumlarlan kaplı bir yer  her yer  balta girmemiş  orman yeşillik magilik olduğu için dipleri sonları göremiyorsunuz.. Ve son güclerimizi de kullanarak tepesine çıktık bunun  ortası krater dağları gibi çukur değil de düzlük bir genişçe yusyuvarlak bir alan  hava da kararıyor yarım saatlik bir soluklanmadan sonra  2si giti çalı çırpı odun toplamaya  ben yine çadırı kurdum katırı boşalttım  orda  işte tuğladan büyük şekilli taşları tolayıp ateş için bir havuz yaptım bunlar geldi ve bu raya tam çıkılan yerden geriye 30 metre daha aşağıda kaya içinden çıkan ve akan bir su da vardı  tavşanları ben unutmuştum  onlar unutmamış bayağı da geciktiler ne oldu diye de merak edip ağız kısmından seslendim geliyoruz deyince tamam dedim  bu ara bu tepedcen etrafa bakındığımda  köyler ve tekirdağın sadece elektrikli işıklı hali görünüyordu sanki elini atsan tutacak gibi şekl ama tabii çook uzakta köylerde ceryan olmadığından soluk birkaç ışık seçiliyor da gündüzün iyice belli oluyorlar tavşanları   yüzmüşler temizlemiş yıkamışlar  geldiler ateş de yakıldı tavşanarda kızartıldı afiyetlen kurt gibi de acıkmıştık yedik hoş beş muhabbetten sonra yattık yarım saat sonra bunların 2 si de beğenmedikleri uyku tulumları içine girdiler çünkü tam ayazdı burası  ve sabahın köründe kalkmadık yattık yine uyuduk güneşin çıkmasını bekledik  çünkü istediğimiz yerin üstündeydik artık son durak burasıydı  ortalığın ısınması çadırın içinin ısınmasından belliydi ve çıktık toplandık  ve burasını bizim dandik makineylen fırdola her bir köşesini aradık taradık yok hiçbir sinyal alamadık 2 sinin de suratı asıldı ümitleri bitti  moralleri bozuldu  ve dönüşe geçtik akşam üstüne doğru  birinci höyük tepenin kuytu bir yerinde konakladık  bu sefer gün ağarırken kalktık dönüş kolay oldu çünkü hep çıkmıştık şimdi aşağı iniyorduk  ve kısa sürede geldiğimiz yoldan yorgun argın döndük köye bu macerada ben 1 hafta yattım ancak toparladım kendimi  bu iş buraya kadar....
 
NOT>BURDAKİ PARA NEREDE İMİŞ ??
Bu tam en son zirveye çıkıp ta  biz orasını aradıktı ya iş tekirdağa bakan tarafın üçurumu kısmında 30 metre aşağıda  yukardan iplen ancak sarkılıp ta inilince  yeşillik kaplamış alandan ağzı görünmeyen  mağranın içinde hem de dökme şeklindeymiş bu para ..
aşağısının dibi zaten görünmüyor öyle uçurum hem de dikine  işte bu para burdan alınıyor bu bizim maceramızdan çok seneler sonra ve buralara  yol yapıldıktan sonra  tekrar tam takım geldikti ve burdan o 30 metrelik uçurumu ip  merdivenlen indik ve içine girdikdi tabiki bomboş
onun için diyorumki her zaman kısmet işidir bunlar varsa kısmetin  alırsın ....
 
saygılarımlan.........................................................nacibaba...........................................ONK..
 
  DEVAM  EDİCEKTİR  BU İLKİ
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++ 


Düzenleyen admin - 30/Ağustos 2017/2015 Saat 21:30
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
erol11 Açılır Kutu Gör
Yeni Üye
Yeni Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 06/ocak 2017/2010
Son Giriş: 12/Eylül 2017/2010
Durum:
Gönderilenler: 1
  Alıntı erol11 Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 25/ocak 2017/2010 Saat 17:12
baba büyüksün
 
 
 
ARKADAŞIM  BÜYÜK ALLAHTIR BİZ KİM OLURUZKİ  DEYİLMİ ...
BAK GİR GOOGLE EART HA   DÜNYAA ÖNÜNE GELİCEK  HİÇ İNSAN MİNSAN GÖREBİLİYORMUSUN  GÖREMESSİN  DEMEKKİ İNSAN LARIN HİÇBİRİ BÜYÜK DEĞİLDİR EN BÜYÜK VE BÜYÜKLÜK ALLAHA MAHSUSTUR  BİZLER  BU DÜNYAA YÜZÜNDE BİR NOKTADAN DA KATBE KAT KÜÇÜĞÜZ HEPİMİZ AYIRIMSIZ OLARAKTAN  
 
DEMEK İSTEDİĞİM ŞEY BU KELİMENİN YANLIŞLIĞIDIR  TAMAMMI....
 
SAYGILAR,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,NACİBABA,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,ONK,,,
 
BEN ALLAH DA YARDIM ETTİ ÇOK HIZLI BİR TEMPODA BİR YAŞAM SÜRDÜM VE HALEN DE BU YAŞTA DA SÜRÜYORUM  BU YAŞAMIM İÇİNDE ÇOK DEĞİŞİK SAFHALAR OLDU  BUNLARI ÇOĞU İNSAN YAŞAYAMAZ  YA ÇEKİNİR YA ÜRKER YADA MUHİTİNDEN YAŞADIĞI YERDEN AYRILAMAZ  AMA BEN HEP AYRILDIM GİTTİM GEZDİM GÖRDÜM  BİR NOKTADA DURMADIM GECE GÜNDÜZ ÇALIŞTIM HALEN DE ÇALIŞIYORUM  HALEN BİŞİLER ÖĞRENMİYE UĞRAŞIYORUM  İNSANIN EN DEĞERLİ SERMAYESİ ZAMANDIR SAATLERDİR BUNLAR GERİ GELMEZ HER SANİYENİN KIYMETİNİ BİLMEK LAZIMDIR  ZAMANI  BOŞA AKITMAYIN  ISRAF OLUR..BAK DÜN ÇOCUKTUK SONRA GENÇ OLDUK SONRA ORTA YAŞ ŞİMDİ İHTİYARLIĞA SOYUNDUK NASIL GEÇTİ BU 74
SENE NE ZAMAN GEÇTİ  BAKIN SABAH OLUYOR AKŞAM OLUYOR GÜNLER SU GİBİ AKIP GİDİYOR  HERKES FAYDALI BİRŞEYLERE SARIMALI  BU KONULARDA SÖYLENİCEK ÇOK ŞEYLER VARDIR  10 BİN SAYFAYA SIĞDIRAMAM BİR BAŞLARSAM  AMA VAKTİM YOKTUR KAÇ TÜRLÜ İŞİ BİRANDA YÜRÜTMEYE ÇALIŞIYORUM..............................................................................
 
SAYGILAR..............................................................................NACİBABA.......................ONK..


Düzenleyen nacibaba - 25/ocak 2017/2010 Saat 20:01
erol11
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 19/ocak 2017/2010 Saat 15:09
Orjinalini yazan: fatihgmc

slm. naci baba 2 konu anlatmaya başladın biri bu diğeri özel savaş askeri olmak dedin merakta bıraktın bizi devamı nezaman gelecek bunların.
saygılar.
 
 
 
BU ARA İŞLERİM ÇOK YOĞUN VAKİT BULDUKÇA YAZMIYA DEVAM EDİCEM AZ SABIR
 
 
SAYGILAR.......................................................................NACİBABA.................................ONK..
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
fatihgmc Açılır Kutu Gör
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 14/Ekim 2017/2009
Son Giriş: 11/Şubat 2017/2011
Konum: istanbul
Durum:
Gönderilenler: 44
  Alıntı fatihgmc Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 19/ocak 2017/2010 Saat 10:48
slm. naci baba 2 konu anlatmaya başladın biri bu diğeri özel savaş askeri olmak dedin merakta bıraktın bizi devamı nezaman gelecek bunların.
saygılar.
engüzel define hayatınızdır.
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 12/ocak 2017/2010 Saat 18:41

MEMETLEN  BURKA   NASIL KANDIRILIP TONGAYA DÜŞÜRÜLDÜ.......................................ONK..

<> KISIM 1 > KASABAYA VANDAN BİRİ GELİR AMA KELLİ FELLİ  GARİBAN DEĞİL AĞA GİBİ BİŞİ
VE DE DEFİNECİLİK TUTKUSU DA VARMIŞ BUNUN O BU DERKEN BİZKİLERİ DE BULUP KISA SÜREDE AKILLARINI DA GÖNÜLLERİNİ DE ÇELMEYİ BİLİYOR BEN UZAK DURUYORUM  HATTA BUNLARA DEDİMDE MESAFELİ DURUN NEYİN NESİ BELLİ OLMAZ  DİYE ...
 
Bu vanlı olan   memet ve burkanın parası olduğunun kokusunu almış  bunlardan ayrılmıyor hep bişiler söyliyecek ama bir türlü açıulamıyor şekil yapıyormuş vanlı  ..Memetler bir ay önceleri iyi bir mala denk geldiler şu an paraları var  tüm borçlarını kapatılar .. iyi yani durumları  ..
2  ay sonra  vanlı bunlara  4 tane bronz  ve siyah taştan da  2 tane çok şahane heykel gösterir yokmu der tanıdığınız filan satalım bunları sizde yolunuzu bulun ben de der  ama bunlar hakikidir sahte vs değildir  memet istanbullan irtibat kurar bana da hiçbişi söylemediler bu konuda kendileri çözümlüyorlar yani  işi ..
Neyse istanbuldan 2 eksper gelir  bakarlar tamam derler  bunlar patronlarına haber verirler iş sağlamdır diye ertesi günü patron gelir ve vur aşağı vur yukarı iyi bir fiata da satılırlar  herkes parasını alır cebine koyar..
Memed derki vanlıya bunları nerden  buldun arkası varmı varsa gidip alıp bu şekilde satalım diyor   bu da zaten vanlının beklediği durumdu   derki valla bu iş bildiğiniz gibi değildir çok zor bunlar türkiyeden değil   ıraktan gidilip alınıyor  ve gidiş geliş güzargahında da pkk lılara yakalanma var askere yakalanma var  yani çok rizikolu iştir de gene de bir düşünün der tamam derler 2.si verir kafa kafaya 2--3  gün düşünüp derler tamamdır  gidelim artık şansa ne olur bilinmez derler ve kararlaştırdıkları günde yola çıkarlar  vanlı daha çıkmadan derki bunlara bir bankadan çek koçanı da alın üzerinizde bulunsun  var zaten derler bizimkiler  ve vanlının  4 çeker çift kabin toyota pikap ilen çıkılır  2 gün sonra vana varırlar bir haftaya yakın istirahat  ve etrafı dolaşmaklan geçirirler vanlı der bu akşam yola çıkıyoruz hazır olun der  bunlarda tamam biz herzaman hazırız derler ve gece 10 sularında yola çıkılır ana yoldan sapılır tamamı arazi olan bozuk toprak yollarda gidilmiye başlanılır  gün ışırken 20--30 haneli bir köyün ilk evinin yüksek duvarlı  evine girilir ve yatarlar ..akşama doğru kalkarlar bir banyo yaparlar ilkel şekilde  ve hazırlanan yer sofrasına oturulur..
Vanlı yemek sonrası derki araç burda kalıyor  aryık atlan devam edilicek sınır buraya çok yakındır der  ve gecenin yarısında atlara binilir  memet 3 defa düşer kalkar öğrenene kadar çanak manak  kalmaz memette  burkada bişi yoktur o biniyor  .. Ve  devamlı gidilmeler molalar  başlarına hiçbişi gelmiyor  vanlı hep der şanslıyız  burka da hep böyle devam eder  inşaallah der  bu şekilde gece devamlı gidişler gündüz de mağralarda bitki örtüsü kuvetli olan yerlerde durularaktan  vakit geçirilir istirahat edilir burka memede boyuna git len öteye at kokulu herif diye kızdırır o da senki sen kokmuyorsun diyor filan...................................
 
en sonunda aniden bunların önü kesilir  vanlı kürtçe konuşur ve işler durulur bu adamlarmış malı alacakları kişiler yakındaki çok derinlere de giden genişçe bir mağraya girerler  ateş de yanıyor çaylar da demleniyor nargile bile varmış kaçtane fokurtuyorlar diyordu burka  mağranın giriş kapısında kıl keçe siyah bir de örtü varmış  hatta atları bilem içeri sokuyorlar  içerde aygazlı lüx yanıyor  yan yana 5 tane daha da dizili imiş onlar yedekteymişler  tümü silahlı ve hepsinin yüzü kapalı tek görünen yerleri bir çift gözleri olmakta .............................
 
neyse çaylar içilir ama türkçe konuşan hiç yok birton konuşmalar oluyor fakat bunlar anlamıyorlar ne konuşulduğunu  memet burka sadecene seyrediyor  biri yanaşıp ingilizce biliyormusunuz diye soruyor bizimkiler hayır diyorlar  halbuki burka biliyor ana lisanı gibi ama o anda yok çekiyor  .. sonra vanlı yanında bir araplan geliyor diyor mallar hazırmış yan tarafta bir görsünler demiş patronları ve gidilip görülüyor  daha sonraki yıllarda türkiye içinde orda burda yakalanan vangoh un potrelerinden de varmış teklif ediliyor bizimkiler anlamadıklarından ilgilenmiyorlar  ve en çok da satılan ve aranan heykel gurubundan fazlasınlan da var orda bizimkiler sırf onlara yüklenirler  ve 30 adet heykel alınır  çok güzel sarılıp sarmalanır hepsi bir zarar gelmesin diye  ve çek kesilir verilir vanlı der ben kefilim der tamam derler çek için yani ya karşılıksız filan çıkarsa diye.....................................................
 
ve 1 gün kalınır daha da bilgiler aktarılır  ve kataloglar ilen çekilmiş resim numuneleri verilir alıcılara göstersinler diye yani o anda hiçbir sorunsuz bir dostluk ve muhabbet sürer  yanlış hiçbir şey olmaz     sonuçta yola çıkılır gece  sabaha doğru komple bunların hepsi pkk tarafından çevrilip esir alınırlar ve o yörede bir büyükçe mağraya sokulurlar ve de çok sert acımasız şekil davranışlar başlar  ufaktan da bir işkenceleme yaparlar  ama burka burda 5 kişiyi birden haklayınca silahlar konuşmaya başlar  ilk önce direkt üstlerine değil de yanlara ateş açılır artık burkanın yapacağı bişi de yoktur ve ellerinden ayaklarından o plastik  kelepçelerlen bağlarlar bir köşeye paket yaparlar bizimkileri ..
Ve   başkanları olan bir zat ve yanında 2 koruması olan biri gelir gayet güzel bir türkçeylen başlar  pazarlık safhasına sizi serbest bırakmamız için işte bize şukadar milyon  abd doları ödiyeceksiniz ödemesseniz sizi öldürürüz vs vs denilir yarına kadar düşünün derler  vanlı burka memet  bir köşede bağlı dururlar iken burkadan saldırmazlık sözü verirse bağlama işine son vereceklerini söylerler  burkada tamam der ve 3 ünü de çözerler  .....
 
sonra memet de size ancak bu dağ başında çek yazabilirim der  kabul ederler  ve göya doğrumu karşılığı varmıdır diye de şehire adam yollanır 2 gün de böyle geçer sonunda tamam denilir ve bunları mallarınlan beraber bırakırlar  3 ü de perişan bitkin köye gelirler hemen bir ytıkanmadan sonra yatarlar  ki 15 saate yakın uyurlar ve sersem tavuklar gibi de kalkıp ayılmaya uğraşırlar  ve sonuçta geri dönüş başlar  2 gün sonra da hiçbir durum olmadan geri gelirler hemen expere telefon açılır o mallardan yine elimizde var gelin bir bakın derler ve axperler gelirler malı korlar ortaya exper der ben bunları beğenmedim  der
memet  niye der adam söylemek istiyor ama bir türlü söyliyemiyor  en sonunda söyledi tümü sahte bunların deyince memette burkada  nerede ise fenalıktan bayılacaklar tek kelime edemezler   burka  vanlıya yönelir ülen sen sebeb oldun bunlara  hepsi senin yüzünden oldu diye hucum eder ama tutarlar sakinleştirirler  ..
 
DEVAM EDİCEKTİR.....................................................................NACİBABA.................................ONK                               


Düzenleyen nacibaba - 26/Ağustos 2017/2010 Saat 16:45
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 12/ocak 2017/2010 Saat 18:40

ÖYKÜYE KALINDIĞI YERDEN DEVAM EDİYORUZ....&&&&&&YENİ  YAZIDIR.............ONK....

Bunlar keşandan hareketlen geldiler bana durumu anlatılar ben hiçbişi istemedim  bana yalnız şu meşhur keçiliden 1 tane bırakın hatıra olarak elimde tutucam dedim tamamdediler bir taneyi aldım sen  memet  benim tezgahta en çok el atığım yere masadaki tamir yaptığım yerin kağıdının altına 5 tane daha sokuver taa ertesi  günü farkettim ama bunlar tabii gitiler
memedin bir nevi prensibi vardır yol çatısına gelince yazı tura atar ve ne olursa ne çıkmışssa o yöne giderlerşarköyden kavağa çıkarlar yazı tura çıkar çanakkale tarafı basarlar gelirler geliboluya vapurlan karşıya geçerler lapsekide yine yazı tura atar yine çanakkele çıkar giderler çanakkeleye gelince  o gece orda kalınır ertesi gün izmir hattı boyunca gidicekler hep sahillerden nerde yol varsa  kararları öyledir hem gezicekler hem çalışıcaklar uygun ortam ve yer bulurlarsa  memedin değil de burkanın hiç ihmal etmeden hep yaptığı bir iş vardır çalışmalarda ne buldularsa ve üzerlerinde yasak madde vs varsa  kamp kurdukları çadırın daha çadırı kurmadan altını eşer toprağa kor ve üstüne çadırı kurarlar öyle yatarlardı  bi de beyaz bir toz ilaç vardır bunu da hiç ihmal etmez daire şeklinde çadırın etrafına hiç ara vermeden bir yol gibi dökerdi bundan hiçbir sürüngen mahluk geçemiyor geçse bile az ilerde ölmüş oluyordu  ruhsatlı her ikisinin de silahı vardı zaten  burkanın kulakları çok delikti yatarken tüm sesleri dinler ve uyurdu bu seslerden yabancı bir ses duydumu anında kalkardı çocukta çok özellikler vardı  ve genelliklen de yaşamlarının %90 nı çadırda geçirdiler
bu çadır hikayelerinin en ilginci de şöyle bunlar bi gün trakyanın bir kesiminde  akşam olur ve ikiside yorgundur memet arabayı tali bir yoldan 30 metre kadar içeri sokar ve bir tarlaya grerler  nadastaki  çadırı kurarlar arabayı da arkalarına almışlar yola doğru değil yani hata 1 diyor bunun için ve yatıyorlar gecenin bir vakti de bir araç durmuş yol kenarında tam bunlara doğru ama o kişilerin bunları görmesine imkan yok karanlıktan ve bunlar ufak su dökmeişlerini bitirince birisi çekmiş tabancasını rast gele saydırmış bunlara doğru bunlar da paniklen silahlarını alıp dışarı atarlar kendilerini fener işığı çakmışlar bunlara bunlar da yaptıkları hatayı anlayıp atlamışlar arabalarına gazlamışlar bu hadiseden sonra  çadırın tepesine kırmızı yanıp sönen bir ışık ilavesi yapmışlar yani burda bişi var böyle şeyler yapılmasın şeklinde bu kırmızı ışık ta bu sefer jandarmanın çok ilgisini çekmiş  boyuna gelirlermiş bunların yanına ne iş diye bunlar da anlatırlarmış o olayı jandarmada hak verirmiş bunlara bi gün de yola yakın bir genişçe alanda karayolları çakıl yığmış yol şantiyesi için depo olarak  bunlarda gitmiş bu çakılların arkasına çadır kurmuş  gene gecenin bir vakti sarhoş sürücü idaresindeki bir araba hızlan gelir bu çakıla grer ve tepesine kadar çıkıp memetlen  burkanın çadırının ve cipinin üstünü aşıp ileri düşer bunlar yine fırlarlar tabi 2 tane eksi olmuş adamlan karşılaşırlar  eksi demek ölü demektir ..düşünmüşler ne yapsınlar o devirde cep telefonu  hatta telsizde yoktu ya geçen bir araba durdurucan o da durursa ona söyliyicen yerini ölümlü kaza var diye bu sefer seni de şahit mahit mahkemevs vs işler uzar da gider yine grerler çadıra uyurlar sabah kalkarlar hiçbişi olmamış gibi en ufak çöplerine onlardan oraya ne düşmüş ne varsa izleri yok ederler hatta cipin izlerini bile yok ederler çıkarlar yakındaki bir benzinlikten telefon açarlar jandarmaya yerini söylerler oraya bir araba uçtu diye yine yollarına devam ederler ..daha böyle çok hadiseler vardır da yerleri gelindiğinde anlatılacaktır dizi içinde....bunlar ezine altları sahillerde bir yer kestirirler gözlerine ve gündüzden oraya kampı kurarlar sahil boyuna yol da 20 metre kadar yukarlarından geçiyor çalışılacak yer de yolun üst tarafıdır  orda devasa bir höyük görürler ve batısında da yerleşim vardır su vardır kremitlik tuğlalık alandır ama tarla değil daha yeni de çölleşmiye başlamış bir tür arazidir bu yer  burkanın  dalgıçlığı ve zıpkınçılığı da vardır bu dalar denize bayağı balık yakalarlar zıpkınlan  ve temizlerler közleme üstü yaparlar  bi güzel balık ziyafeti çekerler karınları toktur   çaylarını da yaparlar gece olmuştur bunlar ateşi harlarlar ilk önce  ikisi de ateşin atrafında muhabbete dalarlar  bir ara burka ufak su dökmek için açılır  dairesel bir göz gezdirir atrafı ve yolun karşısında  2i veya 3 kişinin kendilerini gözetlemekte olduğu hissine kapılır  ve saklanmışlardır ay da en ihtişamlı şeklinde tam dolunaydır etraf ta alabildiğine gözüküyor bu saklananların 2 sinin üstünde ben burdayım der gibi beyaz gömlek varmış ve gelir memede anlatır ne yapalım der burka memet te hiç farkına varmamış gibi normal kampımıza devam edelim ama silahları da belimizden eksik etmiyelim ne olur ne olmaz demiş öyle yaparlar  ama yine de bir plan yaparlar bunlar kimdir necidir ne isterler ki bu yerler daimi turistik yerlerdir yabancı çok gelir buralara kamp kurarlar  öyle bir yerde rontgenci de desen hadi yanımızda kadın kıs filan da yok gündüzden de takip etiyseler görmeleri gerekir bunlarda başka bi iş var derler yatma zamanı grerler çadır çadırda işık yakıp ilk önce soyunma şekilleri yapıp yatış şekline geçerler ışığı sondururler çünki içerdeki ışıktan içerdeki insanın sületinden hareketler belli oluyor dışardan gözüküyor ve hemen dışarı çıkıp çadırın fermuarını çekip kapıyı kapatırlar tam sahilleme  biri sağa biri sola sürünerek çadır yerinden uzaklaşırlar ve mevzilenirler beklemiye başlarlar  memet diyorki yarım saat sürmedi ilk önce bu 3 kişi yola geldi  yol üstünde bayağı oyalandılar kendi aralarında bişiler konuşup duruyorlar sigara içiyorlar birinde de av tüfeği sületi var öyle görüyorum neyse bi tanesi başladı bizim kamp yerine yanaşmıya sonra biri daha sonra biri daha  yaklaştılar ilk gelen kulağını çadıra verip ilk önce dinledi sonra etrafında dolaşmıya başladılar / burkaylan memet ilk önce anlaşmışlar 3 de çadır etrafına gelirse sen de ben de aynı anda yaklaşıp bunları teslim alıcaz demiş aynını yaptık diyor ve biri çadırın fermuarını açmış içeri el fenerini tutunca biz 2 uyku tulumunu da gitmeden hazırladık sanki içinde insan varmış şekline soktuktu dedi  o elinde tüfek olanı kımıldamayın lan çıkın dışarı diye gürledi duyduk sesini  2si çadır içinde biri de dışarda çadırın içine doğru bakarken burka bunu sessizce avladı gık bile diyemedi sürükleyip getirdi arabanın arkasına bana teslim etti sonra eli tüfeksiz olanı tulumu yoklayınca yaa bunun içinde de bunda da insan mınsan yok deyince ve döndüklerinde burkanın silahınlan karşılaşıp teslim oluyorlar onları da aracın yanına ilk önce aradık üstlerini birinde bir av bıçağı çıktı belinde onu da aldık ve iplen sucuk gibi bağladık  3 ünü de   burka başladı sorguya ne istiyorsunuz lan dedi bunlarda ses yok  birinin ellerini çözdü ve sağ elini tokalaşır gibi eline aldı ve sıkmaya başladı adam acıdan kıvrım kıvrım bağırıyor mengene gibi sıkıyor onun kuwete ne dayanırki nerede ise çadırdayacak herifin kemikleri derken tamam bırak söyliyeceğim dedi  bunların 3 ü de izmirin bir kasabasının ceza evinden kaçmışlar nasıl oldu ise buralara kadar gelip bu şekilde soygularlarnan para edinip geçimlerini temine gitmişler  bu kısım da tenhalık olduğundan barınmışlar ama 10 a yakın böyle turist soygunu da mevcut  aranma da var derken üstü fırfırlı işklı bir araç gözükmüş ilerden memet yola çıkmış onu durdurmak için geldi geldi  ben tam yolun ortasına çıktım diyor ellerimi de her iki yana açıp sallamaya yani durun işareti yapıyorum dedi geldi 10 metre tahmini ilerimde durdu içinden arkasından bisürü insan çıktı farları yandığı için ilk önce anlıyamadım ne olduğunu diyor ama jandarmaymış dur buna eller yukarı kımıldama tabi iş anlaşılınca bu 3 ü de yakalanınca başçavuşun ağzı kulaklarına varır ama der memet jandarma ilen bir anlaşmaya vardık bunların 3ünü de  jandarma tarafından yakalanması olucak bizi hiç karıştırma tatilimizi burnumuzdan getirme bizi mahkemelerde orda burda hiiç uğraştırmayın alın güle güle tepe tepe kullanın diyor tabi başçavuşun canına minnet 3 aydır aranan şahıslar bir sürü olayları da var  ateşi yeniden harlarlar çayı korlar  biri içer biri bekler sonra içer şeklinde tüm hepsi çayda içerler muhabbet te başlar  çünki bardak 5 tane varmış bi sürü adama yetermi yet mez tabii başçavuş biraz geveze biri demiş işte en çok burfalara defineciler geliyor buraları da sit alanları güzel de mallar çıkıyormuş anlatır da anlatır memet burka dinlerler bu en son ne desin beğenirsiniz ah demiş birinden bir makine alamadım alsam kendim çalışıcam bak ne paralar çıkıyor deyince bir kahkaha başlar başçavuş bunlara bakar ne gülersiniz be der memet te istediğin makine olsun der vereyim sanabir makine ama beraber çalışacağız deyince başçavuş hayretlen ilkönce bakar sonra kahkayı koyverir tamamlen der beraberiz meyerse başçavuş da defineciymiş  derki ilk önce bakın ben bu herifleri teslim edeyim bunların işi en fazla olsun olsun 1 gün tutar 2 inci günü de izmirin işte bilmem ne kazasından gelen jandarmaya bunları teslim ederiz ondan sonra bir olay vs çıkmassa  ben haber iletirim flanca saat filanca yerdeyim kasabanın ordan sizin aracınız var gelip beni alırsınız sabaha da bırakırsınız burda durduğunuz müddetçe bakın ne yerler var sizvarya der burdan birkaç senede kurtulamassınız okadar çok yer var burda deyince burka da oldu olacak senin bulunduğun kasabaya geçici olarak yerleşelim daha iyi olmazmı der olur der hem de çok iyi de olur der başçavuş işte böyle sağlam bir arkadaşlık daha başlar ama başçavuş birazdan öte de gevezedir bu burkanın da memedin de ilk canını sıkan durumdur ama hadi bakalım hiç olmassa yeni yerler öğreniriz amacınlan bunlar bu şekli benimserler başçavuş derki bakın bu arkanızdaki yer de çok verimlidir siz işi zaten kesip yerleşmişiniz ama durumlar bakın neler getirdi hadi hayırlı olsun der tokalaşıp ayrılırlar bunlar rahat emin artık o gece sabaha dek iki makine çalışırlar ve trakyadaki bir geceden burda 10 gecelik mal toplarlar  ve iskender gümüşlleri çoğunluktadır 2 gün sonra başçavuş bir taksi ilen gelir bunların yanına konuşurlar size göre ev de buldum der hem de eşyalı pansiyon gibi hadi gelin der ve hakkaten de çok güzel bir yere düşerler  akşamı başçavuş gelir muhabet muhabet o gece öyle geçer  bunlar o geceki ertesi geceki mahsülden başçavuşa hakkını da verirler başçavuş derki siszler şimdiye dek gördüğüm en dürüst kişilersiniz der ve 5 ikramiye de sizin sayesinde aldım der ve sonra ertesi günü buluşmak için ayrılırlar....
 
Ertesi günü  başçavuş gelir   derki müjde 15 gün izin aldım bu 15 gün bakalım neler görücez der ve hep beraber bir yemek yerler akşam için hazırlık yaparlar burka kasabaya gider yeni piller alır cihazlar için erzak da alır gece için baş efendi bira da içiyor ona bira da alır yedek
neyse gece olur hava da yaz olduğundan bayağı geç karaıyor  bular yere gelirler aracı sota bir yere çekerler ve 3 ü de birden aralıklı şekilde çalışmaya devam ederler  sabahın ilk oşıkları ilen dönüşe geçerler ve eve gelinir herkes bulduklarını önüne açar ve baş efendide 2 tane çok ender para vardır  ağzı kulaklarına varır vay be der şansa bak  ben demiyormuyum makine de makine işte olunca da bak çıkana  3 ünde de iyi mallar vardır  ve konuşa konuşa uyurlar  yalnız başefendi çok horluyormuş memet çok rahatsız olup gidip arabada yatıyor burka oralı bile olmuyor  ertesi sabah memet kalkmış erkenden kahvaltılık hazırlıyorçayın demlenmesine yakın ikisini de kaldırıyor  kahvaltı sonrası ver elini şehire giderler  birkaç günlük hasılatlan beraber  adamlarını bulurlar ve anlaşmalar pazarlıklar sonucunda malları devredip paralarını korlar ceplerine  bu 15 gün biter başefendi vazifeye döner  akşamları gelir bazı akşamlar nöbete kaldığından veya bir olaydan ötürü gelemez bunlar 2 si çalışır  bir akşam da yere gittiklerinde sahilde bir karavan vardır yabancı plaka alman olduğunu anlarlar  tabi vakitte gecedir bayağı yol üstünde dururlar  trustler de huylanırlar bunlar da kaputu açıp  sanki arıza varmış gibi durum yaratırlar  iş bozulmuştur o akşam 2 sinin de canı sıkılır  ne yapalım edelim derken vaz geçelim bu akşam  dönelim derler  ve dönerler ertesi günü öğlenden bu yere gelirler ve turistler de orada halen  bunlar da bunların az ötesine çadır kurarlar  onlar da kendini turist yaparlar  sonrası bi de bakarlar ki iki kadından başkası yok bunlarda sadece 2 30 yaşlarında kadın vardır erkek filan yok olsa görünücekler 1 saat sonra bir motorsiklet sesi duyulur ve karavanın yanına gelir üstünde 2 erkek vardır  meğer alışverişe gitmişler motor da karavanın arkasında yeri ver oraya korlar  kadınlarlan konuşurlar memetlen burkaya doğru bakarlar bizimkiler hiiç oralı değil giymişler mayolarını yatarlar güneşte ama hiç kaçırmadan da onları gözlerler bir yandan  onlar bunları bunlar onları gözlemeklen günü geçirirler ama yanaşan yok hiç uzaktan uzağa  neyse gece olur ilerliyen saatlerde bizimkiler ışıklarını da söndürür güya uyumaya çekilir pozisyonu alırlar turistlerde de aynı şeyler olur  bayağı bir zaman geçmiştiki diyor burka bir sanki makine sesi duydum diyor arka o bizim çalıştığımız taraftan geliyor memede dedimki diyor ya bizim yerde çalışanlar var makine sesi duydum diyor  bakalımmı kimdir bunlar  diye memet de bakalım ama çok dikkatli olalım diyor ve karanlıkta silahlı bir şekilde süzülüyorlar  bir çalı öbeği  arkasını siper alıyorlar  ve evet makine ilen çalışan bir karaltı üstlerine doğru geliyor birden bişi buluyor ve öbürünü  çağırmak için sesleniyor ama almanca lisan değişik  bizimkiler birbirine bakıyor acaba mı der gibilerden ve yanına gelen in kadın olduğunu farkediyorlar toprakta çalışıyor makinede erkek  ve anında bulup alıp çukuru kapatıyorlar  kadının sade biri orda sonradan anlaşılacak biri de karavanda nöbette 2 erkek 2 makine çalışıyor kim bişi bulursa kadına sesleniyorlar o da işi bitiriyor  düşünüyor bizimkiler ne yapalım köstekmi olalım veya bizde mi çalışalım derken memet burkaya git getir makineleri diyor getiriyor bunlarda başlıyorlar çalışmaya ve ortalık bir yerde hepsi birden çakışıyorlar ilk önce bir sessizlk sonra almanların kahkağası ortalığı inletiyor bizimkiler de gülmiye başlıyor ve oturuyorlar orda bir halka yapıyorlar alman erkeklerin biri bayağı bir türkçesi var o tercümanlık yapıyor ötekilere  sonra yine hepsi çalışmaya başlıyorlar iş bitimi de bunların karavanda toplanıyorlar açıyorlar masa üstüne ne bulduklarını bakıyorlar bir bir  ve alman erkeklen karısı hakiki kolleksiyoncu karısı da arkeolog muş  ve diyorlar ne buldunuzssa ve elinizde ne varsa hepsini hemen peşin olarak alırız sadecene fiat söyleyin diyor  ve öyle bir fiatlan karşılaşıyorlarki şehirde verdiklerinin hemen hemen 10 katı fazla bir fiat teklifi var  tamam der bizimkiler ve verirler o zaman para mark cinsiydi sayarlar alırlar tomarlan paraylan bu yerlerde dolaşıyorlar cesarete bak adamlrda  ve bu yer zayıflamaya başlıyor ilk zamandaki çıkanın 5 te 1 iri başlıyor çıkmaya baş efendiye diyorlar daha iyi bir yer biliyormusun  diye sorarlar  başefendi de diyorki bu tarlanın 2 tarla üstüne çıkın ama orası çok büyüktür  ve de bakirdir  giren çıkan pek yoktur der  ben de bu akşam gelicem der  araba aldım der başefendi ooo der memetlen burka hayırlı olsun derler başefendi de sağolun sizin sayenizde oldu çoktan beri bir arabacık isterdim o da oldu der  bir opel marka almış  düzgün bişi  ilk sahibinden temiz bir garaj arabası  onlan gelirim sizin çadırın yanına park ederim zaten yeri biliyorum gelince  ıslık çalarım bakın  şöyle demiş benim geldiğimi anlarsınız  bundan sonra da hayatta bir isteğim daha kaldı başımı sokacak bir evim olsun yeter diyor o da olur dedik ayrıldık  ona da dedik bu almanların olduğunu ve işi de oh oh iyi dedi bana bakın sakın başka bişi çıkmasınlar sonradan dedi yok dedik iş garanti siz öyle derseniz öyledir ama yine de temkinli olun valla size bişi olmaz da meslekten bile atarlar ona yanarım dedi  yok dedik bişi olmaz  neyse bu gece geldi onu da tanıştırdık bizim makineci arkadaş dedik söylemedik bu jandarma filan diye  o yere geçtik o akşam başefendi önderlik eder işte yer bura açılalım hepimiz sıaylan uzunlamasına devam edelim kadın da arkadan hepimizi görecek şekilde takip eder hem de erketeye durur  bir kulağında da sağırların ses cihazlarından var her yeri duyuyor  dinliyor kim çağırsa onu duyup ona doğru gidiyor ismini söyle yeterli oluyor .. ve yine başçavuşun şansına öyle bişi bulduki belki de 20 tane ev alıcak parayı bir gecede çıkardı  som  altından ve pırlantaları da var üstünde bir çarmığa gerili isa figürü  heykel boy tam 40 cm  uzunlıkta  ve öyle muazzam bir işçiliği varki sormayın her detay mevcut  almanların gözleri yuvalarından çıktı işi mişi bıraktı herkes dönüyoruz karavana  geldik karavana ve girdik içeri bir de ışık altında incelemiye aldılar  akılları durdu ve öyle bir fiat verdiler ki başefendinin dudakları uçukladı kabul etti ertesi günü bankadan alıcaklar bunun hesabına geçicekler nasıl yapıcaklarsa biz olmaz diye düşündük ama bal gibi de oldu  verdiler parayı  başefendiye bir hesap açıldı o hesaba aktarıldı  para ve başefendinin çok hoşuna giden bir deniz kenarında satılık villa varmış ve elindekinlen de öyle kaçtanesini alır o da ayrı hesap  sevinçlen binbir türlü hayellen basıp gaza oraya doığru yol alıyor  buranın yolu da çok virajlık bir yer ya sağın zaman geliyor ya da solun derin uçurumluklar oluşturuyor çok tehlikeli bir güzergah ve öyle tehlikeli bir yerde bunun ön sol lastiği patlıyor  ve doğru uçurumdan aşağı ormanlık ta yer  50 metreden fazla aşağı gitmiş hacimat olmuş araba da kendi de  1 hafta geçik haber yok başefendiden bizde diyoruz ki kendi kendimize başefendi buldu parayı kimbilir nerelerde seni benimi düşünecek almanlarda daha ertesi günü yok oldular biz ikimiz çadırımızdayız kimi zaman da evde haber bekliyoruz başefendiden tam 6 ıncı günü jandarma arabası yanımıza geldi  bize soruyor başefendi buralara geldimi diye bizde yok görmedik ne olduki dedik 6 gündür kayıp hiçbir haber yok onun için soruyoruz en olmadık ihtimalleri bile değerlendiriyoruz diyor ve gittiler aldı bizi bir korku derinden  aklımıza binbir türlü şeyler senaryolar getiriyoruz  öyle yapıyoruz olmuyor böyle yapıyoruz olmuyor memet birden dediki yahu onun hani filanca koyda çok beğendiği hep kafayı bulunca anlatığı bir villa vardı gitmesin onu almıya alıcam derdi hani çok param olsa burasını diye söylenip dururdu  bi gidelim ama zannetmem dedi  ve toplandık  geldik eve değiştik üstümüzü başımızı traşımızı da olduk bi de hafiften karnımızı doyurduk  çıktık yola yol çatıdaki bp den de benzinimizi fulladık yağ eksilmiş onu tamamladık  ve çıktık yola aşağı sahile 30 km lik bir yol  hep virajlık in babam in dönüşte de çık babam çık öyle bir yol  tam yarıya gelmiştikki yolu kapamışlar  yolun artasında da bir vinç babalardan  ucunu da uçurum tarafına uzatmış  bişiler çekiyor da ağaçlıklardan magilerden ne çektiği belli de olmuyor arabayı iyice kenara çekip kiştledik başladık yürümeye epey dce araç brikmiş meraklı da çok  baktık bir de cankurtaran var vinç çekti çekti en sonu yamulmuş haşat olmuş arabayı görünce her ikimizde sarsıldık ikimiz de aynı anda söyledik bu başefendinin arabası daha yakına sokulup bakmak istedik ama öyle bir pis koku sardıki ortalığı kaçtıkça geri kaçtık  neyse bunu uzaktan görüyoruz ceset demiye bin şahit gerek hayvanlarcana da parçalanmış  yani üstünden hüviyet aractan ruhsat çıkmasa kim olduğu hayatta anlaşolmazdı ve götürdüler morga sonrası da ailesinden gelip teslim aldılar  gitti arkadaşımız bakakaldık öylece araç kaybolana kadar çivilendik sonra çöktük oradaki kaldırıma kaç saat geçti bilmem burka dedi hadi kalk ölenin arkasından ölünmez o gitti biz kaldığımız yerden devam edicez geldik eve  canımız ne yemek ne çalışmak hiçbişi istemiyor  burka dışarı gitti geldiğinde bir paket vardı elinde gitmiş bir büyük rakı almış gel içicez zorla morla içicez dedi len dedim sen kafayı mı yedin yok içicez yoksa karışmam bak kırılmadık yerini bırakmam dedi  mecburen içtik kafayıo da bulduk sızmışık 2 mizde sabaha karşı ayıktık ben memet yani istifraa ettim öyle fena  oldumki o günü yataktan kalkamadım ve 2 gün sonra toplandık ve kasabadan o yöreden bilinçsizce nereye gideceğimiz de meçhul ayrıldık  bide baktık çanakkaledeyiz neyse geldik şarköye ustamızın ynına macerayı anlattık o da üzüldü bizlen sonra hiçbişi yapmadan her gün kumsaldaydık  bu hadise bize çok dokundu  ve naci usta dediki bir gün  tamamdır beyler tolayın kebdinizi çok önemli şeyler geçti elime bu izleri takip edicez sonucu var ya bu memleketin her ferdine yeticek şekilde o kadar yüklü eğer doğruysa şü 3 izi bulursak bu işin doğruluğu tamamdır dedi ve hazırlıklara başladık yine eskisi gibi 3 lü çete olucaz
 
NOT> BU 2 YER BİZİM BÖLGEDE 3.CÜSÜ BİZE UZAK OLAN BİR YERDEDİR BİZ ŞİMDİLİK BU 2 YERİ KURCALAMAYA BULMAYA GİDİYORUZ AŞAĞIDAKİ MACERA BU 2 YER İÇİN OLAN BÖLÜMÜ KAPSIYOR
 
 
 
YENİ YAZIMDIR DEVAMIDIR******************************************
 
Elime geçen bir rumdan 150 sene öncesinden kalan bir çizim haritadır bu turist olarak geldi ve bir vesileylen tanıştık  vesile de şöyle oldu bir akşam vakti bu hanımı ilen benim iş yerime gelip kamerasının bataryası artık iş yapmaz olmuş bunu yeniliyebilirmiyiz diye soruyor  içi açılıp  şarjlı yeni batarya dizisi koyup kapatıcam olur dedim  ne zaman alalım yarın alırsınız dedim tamam dediler gittiler yarım saat sonra bu hanımını bırakmış tek olarak geldi  ve dedi ki bak sende  dedektörler de var bunlar tamire mi geldi yoksa bu işler sende varmıdır dedi
vardır bende de bu işler dedim oturdu muhabete başladık  bunun babası şarköylü imiş  bu daha çocukken mubaderede burdan gitmişler babası da vefat etmiş etmeden önce de ne biliyorsa buna aktarmış hepsini  bir kaç da deri harita vermiş bi tanesi de bu yöre içinmiş
daha sonra beraber eve gittik benim eve ve orda açtı bu haritayı  haritada anladığım ve bildiğim  yerler doğrultusunda  güzelköy ve dibinden ganos dağı başlar taa kumbağına kadar sıra dağlar olarak gider  o zamanda da daha kumbağ tarafından  yeniköy ve uçmakdereye ordan da gaziköye sahilden yol bağlanmamıştı  orman yolları da yoktu bu dağın tepelerinde anca kılavuz eşliğinde yanında eşekler  ve yiyeceğin içeceğin de yüklü çadırın suyun vs herşeyin tam olacak çıkıcan yola haritadaki  yer bize lazımlı olanı 2 ayrı yer  ve oraya güzelköy üstünden 1 günlük yol yaya bu 1 .ci yer 2.ci yerde yine 1 günlük yol çünkü çok sık magilik ormanlık engeli var  düz değil 60--70--derece meğiller çıkıyon  bırak insanı eşeklerin arkasına düştünmü yandın  top atar gibi atırıyorlar kokudan durabilirsen dur  .neyse bu şekle razı olup çıktık  geldik köye  bir gece de orda kaldık zaten akşamdı ve sağlam 3 eşek bulundu  herşeyi yükledik  eksiğimiz gediğimiz kalmadı silahlarımız da tüfekler de var tam eşkiyalar gibi başladık dağın en dik yamacına  2 saat sonra bir mola verdik tüm marmara denizi adalar tümü karşı sahiller ayağımızın altında sanki uçaktayız ve hava da hiç yaprak kımıldamaz nadir bir hava var o gün  halbuki rüzgar hiç durmaz bu yörede  hava da alabildiğine açık ve sis mis de yok görebildiğin kadar uzaklığı net görüyorsun memetlen burkanın arasında dürbün savaşı başladı ben bekıcam sen bakıcan biraz daha sürse dürbüne elveda diyeceğiz araya girip işi hallediyorum  çantadan benimkini bulup  burkaya veriyorum  kavga da bitiyor bu sefer marmaraya avşaya o tarafları kesiyorlar  burka der ufff mala bak memet der nerede aha şurda kör gözlü görmüyormusun ulen hangi adaya bakıyorsun sen  avşaya bak  bakıyorum da mallar nerede onları  göremiyorum  yuuuh kör herif diyor burka memede  memedin dürbün normal ama  uzunlardan  belli sınırlı benim burkaya verdiğim hem normal dürbün  onun bittiği yerden bir ortada kol var onu çevirince teleskop gibi başlıyor bu sefer yakınlaştırmaya  ama bu sefer de hiç titretmiyeceğin  sehpa ister  o da koymuş kayanın kovuklaması bir yere  aynı sehpa gibi yapmış ordan bakıyor memet geliyor bunun yanına dur bakayım diyor  ve hakket len diyor şu plaja bak kum gibi hatun kaynıyor  sonrada  ekliyor bize bak bide diyor allahın dağlarında geziyoruz millet ne güzel eğleniyor  ben de diyorum oğlum daha yeni geldiniz kumsallardan kaç aydır geziyordunuz  yetmedimi size  kılavuz olan arkadaş ta tabakasını çıkarmış sigara sarıyor  buranın tütünü de meşhurdur ama ben içemiyorum çok sert geliyor  oturduk ufaktan bir kayıntı da yaptık az da sere serpe uzandık sırtüstü dinleniyoruz ben hemen iç çamaşırını kursuylan değiştim sırılsıklam oldu boyuna 60 derecede bir bayır tırmanıyoruz  bana gülüyorlar anası hep böyle yaparmış alıştırmış işte ne olucak azıcık terledimi ...geçin dalganızı diyorum sonra sorarım size yatak döşek yatınca aklınız başınıza gelir  yani herkes birbirine sarmış vazyette kocakarı çenesi gibi vır vır sataşmalar vs vs  biraz sonra bir insan sesleri duyuyoruz bune len burda diyoruz  toprak dinlemesi yapıp nerede olduklarını kestirip o yöne doğru temkinli olarak başladık yürümeye 20 dakka gibi bir zamanda  fundalıkların üstünden baktığımızda bir turist kafilesi doğa sporları tekirdağda var böyle bir kuruluş ne diyorlarsa ona işte şimdi aklıma gelmiyor 20 kişi varlar öyle saydık yarısı erkek yarısı kadın  biri açmış yere bir harita hepsinden bir ses işaretler harita üstünde gösteriyorlar telaştalar yani  başlarında kılavuz olması lazım o da yok  nerden geldi bunlar imkansız bir şeyki biz orda kılavuzsuz gidemeyiz kaybolursunuz ve aniden de 300 --400 --500 metre dikine uçurumlarda çıkıyor her an çıkabilir  gece zaten imkansız gibi bişi yürümek zaten lüzümsuz  gece yatıcan sabah erkenden başlıyacaksın yola  ne yapalım diye düşünürken gidelim bakalım soralım ne olmuş diye  geliyoruz bunların yanına amaaan bi sevindiler  sormayın boynumuza sarılıp öperler meğerse aç bi ilaç susuz kaybolmuşlar ama sebebi de var işin  memet burkaya diyorki bak gördünmü benim ilmimi avşadan ışınladım bunları ama indirirken az bir oynama olmuş tam yanımıza değil de az açığımıza inmişler diye gırgır geçiyor ben de bırakın şamatayı burka bak bakalım ne diyor bunlar  şimdi bunların başında 2 tane de kılavuz varmış 2 tane de katır varmış  bu kafileden  en arka gelenlerden 2 si yılana basmışlar görmeden orda da 3 tane görmüşler yılan bu 2 sini ısırmışlar bunlarda tabi kendinden geçmiş kılavuzlarda  katırın birine birini birini de öbür katıra  bunlara demişler burdan kıpırdamayın biz dönene kadar yiyecek içecek de katırlarda kalmış telaşlan bunlar gitmiş bunlarda ortada kalmışlar al başına belayı kadınlar 20 li yaşlarda erkekler de aynı yani genç hepisi  susuzluktan kıvranıyorlar bizim sularda bitti anında tabi kılavuz dedi siz burda kalın az aşağıda çeşme var oradan doldurayım  da geleyim aldı eşeğin birini o gitti
şimdi bende çok güzel haberleşme için o devirde sadece telsiz var bende  scanner var tüm frekanslara gönderme alma şeklinde  el cihazı  teknede de çekiyorum deniz bandı frekansına ordan da sahil radyo istasyonlarından  karşı taraf ödemeli telefon konuşması yapıyorsunuz bu imkan var  tekirdağ ilen bandırma istasyonlarındaki görevli hanımlar tanıdık da oluyorlar  bu şekil denk getirdinmi karadan da denizdeymişik gibi telefonlan konuşma imkanımız mevcut oluyor  açtım tekirdağ radyoya zaten bizim sürat teknesi büyük boylardan kayıtlı da ismi çismi mevcut fatura bana da geliyor dükkana konuşuldumu her ay bizim telefonun yanısıra  gelir sorun değil  telsizcilikte acil vakka yardım çağrılarında ister kara ister deniz olsun bu şekillerde bir sorun yok yeterki  ihbar veya mesele doğru çıksın  bildirdik tekirdağına bunların burada mahsur kaldığını  2 sini yılan sokmuş kumbağ tarafına şu patika yollardan iniliyor  diye  bunların yerini de belli ettik  tejkirdağ benim tel nosunu zaten biliyorda onu bıraktık bu sefer direkt telsiz konuşmasına girdik çünkü bu para yazmıyor öbürü katmerli yazıyor  diye  ve yarım saat sonra  bir telsizlen haber geçtiler çorludan  askeri helikopter geliyormuş bunları almak için kulaklarımıza inanamadık  ülen biz türklere bişi olsa kimse kılını kıpırdatmaz bunlara özel helikopter yolluyorlar bundan 30 seneyi geçik bir zaman da oluyor bunlar  diyorlarki bulunduğunuz yerden açıkça bir alana çıkıp  orman olmuyan bir sahada  bolca otları sıkıştırıp  helikopter sesi duyunca bunu ateşleyin bu dumana göre helikopter inicek oraya ben de dedimki helikopter tam frekansını versin ben de ayarlayayım scanneri ben onu aşağıdan yönetirim tam da üstümüze çekerim onu tamamdediler 15 dakka sonra verdiler frekansı  ben de şimdi hem tekirdağı hem helikopteri otomata bağladım kim konuşursa onu veriyor zaten bir ona geçiyor bir helikoptere 2 sinlen de irtibatlıyım anlayacağınız ve yarım saate bile kalmadan başladı üstümüzde dolaşmaya ben de ona geri gelen kamyona nasıl gel gel sağ yap sol yap  aynı buna benzer şekillerlen buldurdum ayna da tuttuk güneş yansıtmalı buldu tabi   helikopter 2 sefer yaptı ilk önce yarısını aldı 2 .ci gelişte de diğerlerini aldı zaten yaralılar ulşmışlar kumbağına ordan da tekirdağa hastaneye artık sonrasını bilemem ne oldu böyle bişi de geçtiydi başımızdan ..
sonra yine o çeşme tarafından geçip bi güzel suratımızı kafamızı kollarımızı ayaklarımızı yıkadık ohhhh be dünya varmış dedik suyumuzu tamamladık  yine koyulduk yola .....
 
şimdi ilk gidip te bulacağımız yer  bir taştan yapılmış kule  bu marmara denizine bakmaz iç kesime ovalara doğru bakarmış görüş alanı ve bunun hemen 30 metre altında güzel suyu olan devamlı akan bir çeşmesi de olucakmış   ee neresindeymiş bu iş neresini arayacağız neresine bakacağız burda yani ne arıyacağız  rum da diyorki siz bunu bulun haber edin gerisi kolay diyor   yani bunca yolu tepiyoruz bunları bulucaz varsa tabii sonra dönüp yunana haber uçurucaaz bulduk gel diye  v e işin sonunda da buralardan çıkacak altınlar türkiyedeki tüm herkese yetermişte artarmış bile  o kadar çokmuş yani  lafa bakın nerede bu bolluk diyorum yunanlıya sen diyor içeri grince elindeki meşaleyi havaya kaldırıp ta kendi etrafında dönmeye başlayınca görüceksin diyor ne olduğunu   bu bir mağramı diyorum hayır diyor  herneyse siz bulun gerisi bana ait diyor yeter ki bulun  ne diyelim başladık işte aramaya kılavuz da öyle bişin olduğunu ve o yerin uğursuz bir yer olduğunu söylüyor geceye denk kalanların oradan haykıran birilerinin olduğunu korkunç sesler çığlıklar duyulduğunu söylüyor  o korkuyor biz bıyık altından kılavuza gülüyoruz neyse akşam üstü bu çeşmeye geldik hakkaten de çok geniş ve uzunca bir taş kule var burda kale gibi yapılmış  tek bir de aşağıda kapısı var  çeşmenin üstüne  çayırlığa çadırı kurduk uyku tulumlarını çıkardık  yedik içtik muhabbetler yaptık ve sızdık kaldık  tam uykuya dalmıştık bir  haykırış sesi ilen fırladık kalktık 4 ümüzde silahlara sarıldık öyle bir haykırışki kulak  zarlarımız yırtılacak sanki bune be diye fırladık dışarı en sonunda iş anlaşıldı  efsanelerden birini keşfettik bu olaylan 20 adım ötemizde yaşlı bir ağaç var meğer bunun içi koğukmüş  burda da artık kaçtane bilemiyoruz baykuşlar bu koğun içine bağırıyorlar bu da yankı geri tepme ekomsu yüksek bir sese dönüşüyor  burka tüfeklen bi çekti oraya ne ses kaldı ne bişi yattık gene  ertesi günü  kahvaltı faslı sonrası güneşin iyicene yükselmesini bekledik çünkü yer ormanlık bir alan ve ışığın içeri girmesi  bu ağaçlarlan engelleniyor  neyse istediğimiz şekilde bir aydınlık olunca 3 koldan başladık her yeri inceleyerekten  kuleye doğru yaklaşmıya  memet len burka 2 i makine ilen de tarıyorlar  şimdi bunlara diyorumki  len oğlum yeri buldukmu bulduk  bir bilgimiz varmı başka yok ne ararsınız siz belki bişilerre denk geliriz diyorlar işte boışuna vakit geçirirler  biton yorgunluğun üstüne daha da yorarlar kendilerini
ben kuleyi dışardan tüm taşlarını fırdola inceledim  ve gözüme çarpan herhangi bişi görmedim bunun üzere içeri girip içersini taramıya başladım tüm duvarları içersi temiz hiç ot bile yok üstü açık dam filan gibi bişi de yok zaten varmışta çokmüş ve içersi bizden öncekilercene temizlenmiş  sadecene tek dikkati çeken şey tam bu içersinin ortasında 1x1 metre kare yerden yukarı da 1.5 metre yüksekliğinde yerli bir kaya ve bu kayayı çok güzel şekilledirmişler  ditörtgen olmuş içersi de makineden geçti ve hep bağlantı enser denilen çiviler bolcana bazı ufak tefek şeylerde bulundu  başka hiç öyle büyük sinyal yok .. neyse bu geceyi de burda geçiricez  öyle gözüküyor iş  çünkü arama taramalar gün boyu sürdü kule mule içi dışı çeşme ve etrafı kule etrafı her yer hiçbir yer kalmadı aranmadık yok yok bişi
memet demezmi kulenin içi daha emniyetli rüzgarda almıyor soğukta orda yatalım  len bu işleri iyi bilicen bide değilmi sakada sen dalıyorsun baştan  diyorum memede  ya yukardan bi
taş filan düşerse ya zelzele olursa olur ya dünyaa bu tedbirini al öyle yat  şimdi arkadaşlar memet de haklı neden derseniz  aylardan ağustosun başı olmasına karşın gündüzün yanatsın sıcaktan gece de donarsın ayazdan sıfıra kadar bazı kesimler düşüyor daha da yükseldinmi gece sıfırın altına da düşüyor işte o gideceğimiz 2 inci yer de sıfırın altında seyreden bir yükseklikte  1950 metre rakım yazıyor burası şimdikki bu yer içinde 1700 rakım
uyku tulumları olmassa donarsınız yeminlen buralarda  bir de aç hayvanlar var  ayılar da çok var kurt çakal tilki vahşi kediler de var   boyuna mermi yakıyoruz herşeyden çok yanımıza av fişeği ve silahlar içinde mermi alıyoruz en çok parayı bu kesime yatırıyoruz burka iyi avlar vuruyor pişirip yiyorlarda kılavuzda yiyor ben yemem  tersime gidiyor helen de öyleyimdir ne bileyim işte alışkanlıkmı huymudur bilemiyeceğim ama şehirde kasaptan öyle yerden alıp yerim de gözümün önünde vurulup pişirileni asla yemem kim de ne derse desin ...burka memet kule içinde yatıllar ben len kılavuz dışarda çeşmenin üstündeki çayırlıkta yattık çadırı da kurduk  sırt sırta gelicek şekilde ayrı tulumlardayız da bir elimiz silahta öyle uyuduğumuz için kazaylan filan uyku sersemliğinde patlarsa birbirimizi vurmamak için ayrı yöne doğru yatıp uyuyoruz bu şart iştir neyse sabah oldu  burka memet yakmışlar bir ateş  ısınıyorlar üşümüşler gece kırağı yağmış üstlerine donmuşlar onların uyku tulumları yazlık ince o kadar söyledim kışlık alın diye dinlemediler şimdi çekiyorlar cezalarını ne yapayım ben baştan söyledim ...neyse 2 saat sonra herkes kıvamına geldi toplandık yükleri bağladık koyulduk 2.ci yeri bulup görmeye  gidiyoruz.......
 
DEVAM EDİCEKTİR................................................NACİBABA.......................................ONK...
 


Düzenleyen nacibaba - 19/Mayıs 2017/2010 Saat 23:37
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
nacibaba Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
Forum Sahibi osman naci kanat

Kayıt Tarihi: 29/Ağustos 2017/2008
Son Giriş: 30/Temmuz 2017/2013
Konum: T.C---Gelibolu-
Durum:
Gönderilenler: 2334
  Alıntı nacibaba Alıntı  Cevap YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 12/ocak 2017/2010 Saat 09:30
 
 
MERHABA ARKADAŞLAR HERKESE SELAMLAR
 
BU YAZIDA GEÇEN TÜM HERŞEY HAKİKATTIR SADECENE YER İSİMLERİ  DEĞİŞTİRİLMİŞTİR  TAM OLAYLARIN GEÇTİĞİ YERLER VERİLSE SAKINCALAR OLUŞURDU  VE ARKADAŞIN İSMİ DE DEĞİŞİKTİR  BURDA TAKMA AD KULLANICAM  AMA DİĞER HER ŞEY ORİJİNALDİR
 
BU DİZİDE BİR KİŞİNİN KENDİ İŞİNE GÜCÜNE BAKARKEN  NASIL KANINA GİRİLDİĞİ VE BU İŞLERE BULAŞTIĞI ACEMİLİK YILLARI SÜRÜNMELER SEFALETLER VE SONRADAN YÜKSELMELER  DORUK NOKTALARA VARMA VE SONUÇLAR BUNLAR İŞLENİCEKTİR
VE  BU YAŞAMI ANLATILAN 2 KİŞİDE BUGÜN HAYATTA DEĞİLDİRLER 15 SENE ÖNCELERİ VEFAT ETMİŞLERDİR BİR TRAFİK KAZASINDA  VE BU ARKADAŞLAR HER İKİSİ DE YAŞARLARKEN BENLEN KERDEŞ GİBİLERDİ  BENSİZ DE YAPAMAZLARDI BÖYLE DE BİR BERABERLİK  BİR KOCA YAŞAM VE SONLARI  BU İŞLERİ YAPAN HERKESE BURDA DERSLER VARDIR VE ÇOK İYİ OKUYUP DEĞERLENDİRİNİZ  VE BAYAĞI DA UZUNCA BİR HİKAYEDİR
 
DERLEYEN  TOPLAYAN  YAZAN..........osman naci kanat....................nacibaba................onk..
yaım başlangıç tarihi bugün>12-1-2010    dur....bunun yazılı bir şekli yoktur kafamda neler kalmışssa tümünü yazıcam ara ara hatırladıklarımı da konu içersindeki yazılı olan yerin içine devamlı işleyiceğim  bu şekilde genişletilerekten gidilicektir  yani okumuş olduğunuz yerleri tekrar bir gözden geçiriniz  (&)*-  bu işareti gördüğünüz her satır arası ilavelidir burdan anlarsınız.tekrar komple yeniden okunanıza lüzüm kalmaz ...
 
 
NOT> ÇOK YAKINDA BU YAZI BAŞLIYACAKTIR........................................NACİBABA.......ONK..
 
 
 
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
MEHMET  BEY  diyoruz bu arkadaşa  bu öyküde....
annesi  mehmed daha 16 yaşında iken vefat etmiştir  tek evlattır babasınlan yaşamaktadır erenköyde   çok geniş bahçesi içinde 3 katlı beyaz bir yalıdır oturdukları yer babası mensucatçı 3 tane fabrikaları mevcut  durumları süper yani  bir noktaya kadar okur kafası sarmaz lise sondan diplomayı alınca daha yükseğine gitmez okumaz yani  ve kısa sürede de
askere gider 2 sene askerlik bitimi gene istanbula döner  babası kendisinlen çok ilgisiz biridir sırf işlere  ve dostlarınlan orda burda eğlencelerde gece hayatında gezmekte  ve bir de 17 netrelik süper bir yelkenli yatı var  eve gelmediğinde muhakkak bu yattadır   yani baba ayrı oğul ayrı dünyaların insanları bir çatı altında aralarında öyle kırgınlıklar dargınlıklar  gibi şeyler yok herkes kendi hayatını yaşıyor canı sıklsığında memet atlıyor arabasına ankara asfaltında basıyor gaza  süret en büyük tutkusu sayısız kazalar geçirmesine rağmen halen hayatta ve tek parça olarak durmaktadır  garajda bir spor mersedes  bir ferarri   bir chevrolet masting  bir de 60 model kadillak var babası arabalara tutkun değil işi gücü deniz onun tutkusu da o zaten dünyayı kaç kerre turlamış ayak basmadığı yer kalmamış gibi bişi
memet arabalardan sonra  motosiklete de merak sarar  ve  o zamanın en gözde alımlı motorsikletlerinden olan  italyan  motto guzi çift silindir bir motor bunun yanında bir çift silindir bmw  2 tane yetiyor ona canı hangi şekli istese onu kullanıyor gece hayatına kadın kız gibi uyuşturucu hatta içkiye bile uzak biri tek alışkanlığı ince sargı pro sigarası ağzından düşürmez  ve devamlı kafasında babasından ve fabrikalarından ayrı tek başına bir iş kolu kurmayı düşünür fakat ne yapıcağını bir türlü kestiremez boşluk içinde kalmıştır  herhangi bir mesleği de yoktur  ve senenin bir tarihinde  haziran ayı başlarında  MEMET avrupadan çok güzel tek parça arkadan takmalı romork şeklinde olmayıp  bir iveco marka uzun şasi  kamyonete karavan yaptırıyor bu aracın üstüne almanyada yaptırmış kople  ithal de etmiş bunu  istanbul plakalı kor içine herşeyini  ve yanına da hatırı sayılı miktarda para da alır banka cüzdanlarını herşeyini alıp düşer yollara amacı tüm türkiyeyi turist gibi gezmek belki bişilere rastlıyabilirim umudunlan  bu bir iş sahası da olabilir veya hayatımın kadınını da bulabilirim aklında herşey var ama boşluk çok  kararsızlık daha hakim .... bakın şimdi benlen MEMEDİN  tanışmasına bu hayat okadar acaipki kimse akıl sır erdiremez  ben buna inanırım..
 
Sabahın 5i  ben de araziden geliyorum aramaktan bede de  landrower jeep var ön arka calaskallı vinçli  oksijyen takımı da var kesici olaraktan  araç gerdirme gergileri balyoz çekiç keski tam takım ne istersen mevcut  oksijyen takımınlan ne yapıyorsun dersen  yaptığım çok sert ve şüpheli kayaları yarmak için  kesici kafasınlan bastınmı kayaya  15 dakkada çatlatıyor sonra işte keski çekiç murç açabildiğin kadar açarsın eğerki  o uğraştığın kayadan  huylanmışssan  çoğu da boşuna uğraştırır  devamlı yollarda olduğum için  rastladığım yeni olmuş kazalara da müdahale ediyorum herşeyim var jeneratör ışık lamba kablolar  erzağım mini buzdolabım  uyku tulumu çadır tüfek tabanca  a dan  zeye eksiksiz bir de ilk yardım çantam var  hastanenin acilinde yoktur o kadarı  öylesine yani  yılan akrep serumu bile mevcut kuduz aşısı hem de avrupası tek dozluğu  var oğlu var  herşeyin bir yeri zamanı geliyor tedbirsizliği hiç sevmedim hayatım boyunca  enez hatından keşana ordan da gelibolu yolundan kavaktan girdim içeri  28 km sonra şarköy eve gelicem   kavaktan grince ilerde  demircili adlı bir yapay ama çok büyük bir gölet  var  eski yol göletin suyu içinde kaldı  yenisi de  yukardan yeni yol açıldı üstten gidiyor gölet altında kalıyor yollan gölet başlangıçları da  ağır sık magilik altında  tam gölet yolunun ortalarındayken bir anlık çift 2 kırmızı ışık görür gibi oldum göletin kıyısı magiliğin içinde hem gidiyorum hem düşünüyorum len oğlum orda yol yokki araçlan da oraya inilmez //> dön çabuk dedim kendi kendime biri uçmuş aşağıya ve hemen döndüm şimdi o 2 kırmızı lambayı arıyorum hangi pozisyonda ben bunları gördüm 3 üncü defa dönüp aynı yeri tararken buldum ve hemen kıyısına yolun çektim arabayı aracın üst tavanında 4 tane atom lamba var onları çevirdim yaktım  evet bir araç karavana benziyor ve suya da çok ağır ağır önden gömülüyor  çünki her kaymada ses çıkıyor ve ne yapabilirim diye yıldırım gibi düşünmeye başladım aşağıdaki araç bayağı büyükçene   arka yolun yamacına baktım tam da orda asırlık kalın bir ağaç var yoldan 10 adım filan içerde  şimdi benim düşündüğüm tek şey  arka calaskalı vincin halatını bu ağaca bağlamak ön vinci de ta aşağıdaki araca bağlayıp çift vinçlen  bunu yukarıya doğru suya gömülmekten kurtarmak sonra da içine bakmak kimse varmı yokmu diye  seslendim o kadar hiç cevap veren olmadı  herhangi bir acı içindeki insanın çıkardığı sesler de yok  o an görmeden herşey meçhul ..tam arkayı aldım ağaca doğru giderken bir an düşündüm oğlum sen ne yapıyorsun ya bir araç gelse hızlan aracın komple üstünü üstsüz yapıcan takılacak bu tele bu da tehlkikeli  ne varsa çıkardım ışık yapmak için jenaratgörü bile çalıştırdım o polisin üstündeki döner ışıktan da var sarısı da var hepsini çalıştırdım yani adamın biri alkol komasında araç kullanssa illa da görüp durucak şekle soktum v e hemen indim aşağı arka tekerlek aksından geçirdim kancayı hemen yukarı ön vinci çalıştırıp ilk önce boşluk aldım ve arakayı da çalıştırıp tüm halat boşluklarını aldım sonra başladım her iki vinci de kullanmıya bir öne bir arkaya koşturuyorum  bir öbür vince neyse başladım aşağıdakini gerisin geriye yanlamasına yatık vaziyete döndü birden  ama gene de geliyor magiler kaydırak yapıyor  bide benim arabaya gözüm ilişti haydaaaa bu ne be dedim hani eskilerde şatolarda adamı masaya yatırıp ayaklarından ellerinden bağlayıp gerdirirlermiş ya işkence aleti benim jeep te aynen  öyle oldu insaallah diyorum jeep 2 ye ayrılmaz diye dua ediyorum derken bir pazarcı arabası ve 3 kişi bunlar da yardıma geldiler  arkadan bir hususi oto bunlar karı koca ama çıtkırıldım cinsi iş yapamaz ancak seyirci olurlar  dedim adama sen yola ve şu halata dikket et araçları durdur tamam dedi yaparım  ona da o görev ve başladım daha da kuwetli çekmiye ve sonunda yola kadar aldım  ama yatık şekli bir türlü çeviremedim  kepçe gibi bişi ister  yan yatık öyle kaldı çözdüm herşeyi topladım yerli yerine  ve o 3 kişiden biri içeri girmeyi başarmış nerden girdiyse bi tanesi de bana geldi abi diyor bizim arkadaş diyorki içerde çok fena sıkışmış 1 kişi var  tek kişi başkası yok  ama ölü mü canlımı arkadaş korktu dokunmadı bi bakıver tamam  alırsın eline akülü el lambasını  şafak ta sökmeye başladı ama halen karanlık tabii ..not> o zamanlarda yokki şimdikki gibi cep telefonları aç yardım iste  anca heberci yolluyacan o zaman haberleri oluyor jandarmanın jandarmanın arabası yoksa kaldırırlar birinin arabasını alırlardı o devirde  devire bakın  neyse  otomobildekilere dedim siz bari gidin de jandarmaya haber verin geçerken şarköye tamam dediler gittiler  pazarcılar duruyorlar  neyse girdim içeri   bunun sıkıştığı yer koltuk direksiyon ön torpido 3 geni arasında  aldım uzun gergileri bunun ortasındaki vidayı sıkıştırmaya başlayınca her iki uc dışa doğru itiş yaparlar önce koltuklan torpidoyu açtırdım  koltuk sonunda dayanamayıp ayaklarından koptu kopunca da adam serbest kaldı adamı kontrol ettim nabız var adamın heryeri serbest kaldı çekiyon gelmiyor sanki biri ayaklarından tutup oda geri çekiyor gibi bir durum derken pazarcıların 2 si asıldı  gaart diye bir ses çıktı aşağıdan ve adam serbest kaldı meğerse ayağının üst kısmına fren pedalının başı kırılmış demiri girmiş öbür yandan da çıkmış kendi kendime kızdım len baksana ilk önce lambaylan ne tutuyor bu adamı ha bire çekin diyom  çektiler işte güzel de oldu oluk gibi kan gelmiye başladı hemen sıktırırsın ama gene de kanıyor  böyle giderse kan kaybından ölücek  hemen acele buna eczaa dolabından her iki tarafa da tampon yaparsın  fakat birden tüm vucudu titremiye başladı  hemen ecza dolabından  eldivenleri eline takarsın alkole daldır çık ellerini 1 metrelik ince serum hortumu 2 ucu iğnelidir bunun  yani bir yerden bir yere kan nakli yapmak için  adam çok kan kay betmiş durum onu gösreriyor verilmesse ölücek benim kan sıfır er aş negatif  ben  herkese tüm kangruplarına veriyorum ama sadecene kendi grubumdan kan alabilirim  bununki ne olursa olsun hemen pazarcının birine el lambasını tut  şuraya onda damarı bulup koldan girdim kendikiminkinin zaten yerini biliyorum  daldım içi havayı da şırıngaylan çekersin  ve kan başladı yürümeye 10 dakka kadar sonra bu nda herşey normale dönüşmeye başladı  iğneyi hortumu onun damar üstüne bırakıp flasterlen bantladım  ve hemen benim araca ön koltuğu tam yatırırsın arkaya  yatırdık adamı  ve ince bir arama bir ceymiş bont çanta  onu da aldım ayrıldık ordan doğru gelibolu askeri hastanesine  hemen aldılar  işte tepeden tırnağa bakıldı kontrol edildi bir işte ayaktaki yara ve diğer yerlerde ezikler moraltılar var yatırdım bunu hastaneye gene döndüm çanta bende duruyor  geldim olay yerine jandarma gelmiş 2 nöbetçi dikmişler aracın başına  arama tarama yapıyorlardı hava da iyicene aydınlandı saat ya 8 yada 9 olması gerek   o saatler  jandarma nöbetçi bırakıldı orda bunlar taksi bulmuşlar onlan geldiler taksi de gitmiş kalmışlar yayan  gene benim araca binildi len diyorum tüfeklere sahip çıkın tavanı siz hacimat ettiniz delik deşik etiler zaman içinde tavan astarını  ...tamam dikkat ederiz diyorlar geldik karakola  bir kaç bez torbaya kıymetli ne bulunduysa koymuşlar bak dedim baş efendi şimdi esas bunun çantası bende yalnız yazıcını çağır daktiloya 3 kağıt koysun tek tek ne çıkıyorsa tümü yazılacak sonra imzalanacak birini ben alıcam ne olur ne olmaz tammammı tamamdır aynen öyle yapıldı içinden tabi kimliği ehliyeti kim olduğu hepsi çıktı bir de para çıktıki herkesin gözü açıldı faltaşı gibi  ben hepsini tutanaklattım aldım bir nushayı çıktım gittim geldim eve bir duş aldım küt yatak  aç karnımı bile doyurmadım  bunlar babasını bulmuşlar telefonlan adam apar topar yanında idareciler avukat vs komple gelmişler  bendeniz halen uyuyorum zil çalıyor zorlan duydum kalktım çocuklarda yoklar istanbuldalar yalnızım da v gittim kapıyı açtım hiç tanımadığım  tane adam buyrun dedim biz dedi flanca için geldik bu da babası dendi buyrun  hiç grip te çıkmaları bir oldu dağınık ev tabii onların saraylarına benzemez yok dediler biz geliboluya gidiyoruz   memedi görmüye kim memet dedim senin uğraşıp kurtardığın kişi  benim oğlum dedi babasıymış burnu kafdağında  tip bir insan  neyse kağıda sarılı kalınca bir ufak koli babası diyorki bu sizin uğraşma masraflarınız isterseniz dahasını da veririm yok bey amca sen onu cebine koy ben de duymamış olayım biz insanlık görevimizi yaptık sen de olsan sen de yapıcan bu işler böyledir zorlan sepetledim gittiler gene cup yatağa kalktım sabah olmuş uykumu da almışım  kalktım artık giyindim  dooğru benim büyük garaja  arabadaki malzemeler düzeltilicek araba yıkanıp temizlenicek akşamki ne bulmuşum aramada bunlara bakıcam hiçbişiye elimi süremedimki  geldim açtım garajı  başladım işte o saydıklarımı yapmıya .....
 
devam edicektir.............................................................nacibaba............................onk....
 
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
Ve kontrollerim sonucunda işe yarayan paralar da var yaramıyanları da ıvır zıvır olanlarıda çünkü tektekçilik bambaşka bir alandır alet ötümü muhakkak onu açıp alıcaksın kanunu bu gecenin karanlığında bakayım da bu neymiş deyip de bir de ışık çakarsanız  ben burdayım dersiniz 4 bir yanınıza  ne çıkmışssa hepsini torbaya atıp işte en son eve geldiğinde bakıcan ayırımı yapıcaksın topraktan ne çıkıyorsa hepsi gider hepsi bir belli paradır  yeterki paraya çevirmesini bilin .. daha ana yoldan araziye girerken durup aracın torpido üstüne monte etiğim şalterleri aşağı indiririm bunlar 4 adettir biri ön torpidonun üstündeki tüm ışıkları kapar  2.cisi  frene basınca arkada ne kadar lamba varsa tümünü kapar  3.cüsü geri vites lambasına bağlıdır 4.cüsü de tüm iç dış parklar farlar ne varsa sadecene motor benzinliyse ona giden akım vardır gerisi hiç yoktur  mazotluysa motor zaten elektiriğe ihtiyaç yoktur bir marş ve kontak  ON/OFF  hepsi bu .. DEFİNECİLİĞİN GECESİ  DEMEK AYNI GECE KARANLIĞI GİBİ OLMAK DEMEKTİR   aracınızın rengi bile ya siyah  ya da parlak olmuyan koyu renklerden olması gerektir ay ışığında hiçbir yeri parlamıyacaktır ve giderken sadecene kafanı camdan çıkarıp yol kenarını belliyerek karanlıkta gitmektir  veya durumu iyi olanın  gözlerine geçen  balıkadam gözlüğü ebadı olan gece görüş dürbünüdür  bu da yoksa al bir gece görüşlü eski  sony video kameralardan 10 metre içini ayna gibi zifiri karanlıkta gösteriyor  yan ekrandan değil de gözlen bakma yerinden  bakıcan ve öyle gidicen herşeyin çaresi vardır .. neyse
 
Aradan bir 6 ay bir zaman geçti  benim iş yerin önüne son model  özel yapı bir arazili mersedes  yanaştı  çıkan da bu  kazadan çıkardığım arkadaş çıka geldi  hastane faslından sonra daha ilk görüşüm  çok samimi içten hareketlerlen yanaştı babası gibi değil o nerde bu nerde  bu da bizden halk çocuğu  herkeslen herkes olan  tip .. neyse akşam aldım eve götürdüm bırakmadım otele  pansiyona  geç saatlere kadar da muhabbet ettik bunun kafa bu banim definecilik işine yattı gibi  boyuna  buna ait sorular soruyor  ve bir kaç sefer de bunu da yanımda götürdüm 15 günü geçik kaldı bende  benden de meraklı olmuya başladı halbuki paraya pula ihtiyacı yok süper zenginler işte macera olsun vakit geçirsin diye  buna şimdiye dek her kes sırf parası ve bişiler koparmak amacı ilen yanaşmışlar ve bu da tüm bu kesimlere mesafe koymuş arasına  uzak duruyor bende bunu görmediği için bana meyillendi
neyse bu  müsade istedi ben bir istanbul yapayım gene gelirim dedi ve gitti  ve sen buraya  bir adamını yolla vekaletlen   ve en güzel yerden yüzsse bu vermiş ikiyüze bir villa tipi yer almış yani hazır villa deniz önünde arazisi de genişççe garajı  bahçesi de var  bu gezerken daha burdayken kafaya koymuş o yeri  ve tadilatları da yaptırıp baştan aşağı kendi zevkine göre de döşemiş benim hiç haberim yok bu olan bitenden  ve sonralardan  gel bak ne göstericem dedi gittik burasını gösterdi göya bana süpriz yaparmış  diyor artık ben de burdayım hergün beraberiz haydaaa aldık başımıza  iş  neyse ama gayet uyumlu  öyle hiçbir yan işleri abuksabukluğu yok  temiz efendi namuslu sözünü esirgemiyen kimsenin arkasından konuşmayan bir tip şekilde dedikodu en kızdığı şey  şimdi birisinin gıyabında konuş hemen araya girip arkadaş diyor o hakında konuştuğun kişiyi de getir buraya öyle konuş diyor  valla helal olsun dedirtecek kişilikte Vay be memet neymişin sen.................++>
MEMET  benlen beraber aşağı yukarı bir 5 sene dolaştı ve süper bir tektekçi oldu fakat çok hırslı  hiç dur durak bilmiyor kafası ne esse onu yapıyor  bi sürü de her markadan makine mezarlığı yaptı kendine  yeni ne çıkmış anında alır  hevesini alır atar bir kenara  ve bir gün istanbuldan gelirken  tekirdağı geçtikten sonra tepedeki benzinlikte durur bir iki kayıntı yapıp çay içerken gözü yan masadaki bir  gence takılır kafasın ı önüne eğmiş öyle düşünceli durumda  bu kalkar gider onun masasına oturur selam arkadaş o da selam der başlarlar muhabette ...............
MEHMET SORUYOR   O DA CEVAPLIYOR  memete no (1)  öbürkü  burkan  (2)  anlayın işte
1>nerelisin  memeleket nire hemşehrim??
2>istanbul   levent   abi
1>hayrola nedir bu halin kafan hiç yerden kalkmaz çok düşüncelerdesin
2>ne ben anlatayım nede sen sor be arkadaşım benim derdin çaresi bulunmaz..
1>derde çaresizlik varmıdır benim kitabımda yoktur sen hele ufaktan  başla bakalım anlat..
2>abi der burkan ben askere gidene dek çok iyi bir hayat sürdüm babam varlıklıydı annem de uysal kavga döğüş olmayan bir ailenin tek çocuklarıydım  ne olduysa oldu annemi kaybettik vefat etti  babam ben kahrolduk sonraları babam başka bir kadına tutuldu  aralarında 22 yaş da fark vardı  ve günbe gün babamın tüm tavırları sevgisi azaldı azaldı ve ben askere gittim 2 sene beni hiç aramadı sormadı döndüğümde de beni resmen evden kovduğu gibi mirasından herşeyinden çıkardığını ve bir daha da buralara gelmemei söyledi masanın üstüne gazete kağıdına sarılmış bir paketi de elime tutuşturup beni sepetledi  dışarı çıkıp  villanın dış duvarına oturdum ağlama krizi geldi  sonra dindi ve içimi tuhaf bir his kapladı derken kafamı kaldırdım bi de baktım annem karşımda kanlı canlı gibi durup bana gülümsüyor ben atılıp boynuna sarılmak istedim o da seslen bana otur dedi yerine beni dinle ben hep senin yanında olacağım hiç üzülme ve çık yollara gidebildiğin kadar git bir yerde şansın dönücek senin dedi ve kayboldu bunun tesirinden çok uzun bir zaman kurtulamadım sonra babamın verdiği paketi açtım içinde hatırı sayılı bir para duruyordu  ve şehre indim  aksarayda dolaşırken oto galerileri içnde  dolaşmıya başladım bilinçssizce biri sanki omuzlarımdan tutup beni bir arabanın başına getirdi al bunu dedi bu bir 1700 voswagen minübüstü ve içi de  döşeli aynı ev gibi karavan şeklindeydi  bir almancınınmış  ve aldım 2 gün de içinde yattım kalktım muameleleri için hepsi bitti üstüme de aldım  içimdeki sese uyup çıktım istanbuldan burda da mola verdim işte düşünüyorum ne olacak halim ne yapacağım ben diye sen de çıktın sordun işte böyle der..
ve ilave eder sen necisin ne yaparsın diye sorar
!> de  hayatımızın bazı sahneleri birbirimize benzer der sonra bak der sana bişi söyliyeceğim beni bir abi kabul et takıl benim yanıma   berabercene geçinir gideriz ne dersin der
2> diyeceğim bişi yoktur bir deneyelim der ve olurlar  bir 2 li bu şekilde ..
 
gelirler kasabaya benlen de tanıştırdı çocuğu iyi dedim bak eli ayağı düzgüne benzer  savap yapmışın dedim  çocuk ta bize katıldı  ve burkan ben ve memet 3 lü bir sıkı çete olduk  burka da memette kalıyor beraberler günlerden bir gün enez hattında çok verimli bir tarlamız var oraya niyetlendik ve gittik ışıklar sönük yoldan içeri ay ışığında girdim kafam dışarı çıkık camdan o şekil gidiyoruz  derken ön de bir anormallik oldu ve direksiyon iyice sertledi indim baktım ön sol lastik gümlemiş  neyse çıktık dışarı yaz ayı zaten  arka kapıdaki yedek lastiği söktüm aldım aşağı öne getirdim yatırdım yere  ulen ara ara kriko yok sonradan hatırladım evin yanındaki evin sahibi dün istemişti ona verdimdi ve getirmedi ben de unuttum işe bak şimdi yoldan da içerdeyiz  durdurup bir arabanınki hidrolik tür kollu ise uygun bize öyle bişi lazım bunlar dedi ne oldu böyle böyle dedim  tam ne yapacağımızı düşünürken  burkan dediki ben hallederim bunu dedi nasıl yapıcaksın sen arabayı el frenine al  ve 5 dakka içinde de değiştirmeye bak dedi 2imiz güldük nasıl olacağına bu işin  bu gitti öne  ön vincin de bağlı olduğu sağlam demiri iki elinlen tutup arabayı kaldırdı ve dizinib üstüne koydu hadi çabuk dedi aptallaştık memetle ikimiz bu ne ya demiye kalmadan hemen söküp değiştirdim koy yere dedim kaldırıp yine koydu ve bijonları sıktım stepneyi arkaya bağladık herşeyi toparladık ve bindik arabaya  bindik ama 2 mizde merak içindeyiz ben dedim burkaya oğlum sen herkülmüsün nesin .5 tonluk araba 4 e böl  aks başı 375 kilo mu ne gelir sen bu ağırlığı nasıl kaldırırsın yaa  burkan sanki normal bişi yapmış gibi bu kuwet bende var dedi  bende bilmiyorum diyor  diyorki inşaat demirine düğüm atıp çözebiliyorum  !!!!!!!!!!! akıllara zarar bir iş neyse bu sayede burkanın neler yapabileceğini de görmüş olduk fakat haddinden fazla mütevazi bir kişilikte ve saygılı  sigarası alkol oyun  gibi şeyleri de yok  kötü alışkamlıkları yok yani  neyse .......1 sene sonra bunlar 2 li olarak gitmelere başladılar aramalara ve bulunanları da 2 si aralarında pay ediyorlar benden uzaklaşmıya başladılar ..bi gün de tüm bu olan bitenleri teferuatlı şekilde düşüncelere dalmıştım bir ara aklım çoook eskilere gitti karaköyde iken yüksekkeldırımda  zayıf kemikleri sayılan 1.80 mtr boyunda orda dışarda kaldırım üstünde bu yapma yerli  radyolardan satan biri vardı  pek muhabetim olmamasına rağmen ordan geçerken işte hal hatır selamlaşma gibi şekildik bi gün de işim var onun bu tezgahından daha yukarda bir handa birinlen işim var ona doğru gidiyorum bi kalabalık bunun olduğu tezgahın önünü sıra  bunun ismi de (deli ibrahim ) öyle derdi herkes bide baktım o zamanlar polisin vasıtası aynı askerdeki jiplerdendi aracı kullanan polis bundan bir radyo almış radyoda istediği gibi çıkmamış bunu değiştir diyor bunun da inadı tutmuş değiştirmem diyor değiştir değiştirmem itişip kakışmaya başladılar  o zamanlarda da kısa dalga çok mühimdi polis+meteroloji+türkiyenin sesi+ okulların teknik ünüversitenin filan radayolarının tümü kısa dalgada idi bugünki  fm  bandı gibiydi  neyse itiş kakışta bu deli mustafa polis cbini yan kısımdan tuttuğu gibi havaya kaldırdı ve cipi yan yatırdı  unu ben kendim gördüm ve hayret ettim sonra sulh oldular araya da girdik vs vs bu gene cipi düzeltti 4 teker üstüne ama herkes tırstı polislerde tek kelime edicek durum da kalmadı o devrilen tarafın ayak basma yeri de içeri yamulmuştu onu da düzeltti herif pres gibi   bi bunu gördüm bi de  trakyada ara köy yollarından gidiyorum bi gün  bir köyün içinden geçerken hayvan sürüsüne denk gelip durdum yanlardan geçiyorlar sen iki oküz ün boynuz boynuza güreşeceği tuttu ve geldi kıçın kıçın benim sol ön farı çerçevesinlen dışarı çıkardı  çerçeve oldu 2 büklüm içi de dışarı sarkar neyse olur ya işte hayvandır ne yapıcan köy kahvesi önüne çektim  çerçeve olmadan içi tutmaz atom farı fişinden çekip aldım çerçeveyi de koydum yan koltuğun üstüne ve içeri girdim oturdum  çay içiyorum muhabet ediyoruz kölüylen bu hayvanları dağıtmış çoban geldi o da kahveye suçlu çocuklar gibi boynunu B üker zavalım olur be dedim ne kafanı takarsın nerde dedi o çerçeve arabada ön koltuka dedim  bu gitti aldı o yamulmuş çerçeveyi  eh yeminlen bunu da gözlerimlen gördüm çoban efendi  el parmaklarınlan sanki kağıt büküyor aynı duruma gtirdi bu sefer ufak tefek yamuklukları da düzeltti al dedi bi de baktım sanki presten yeni çıkmış gibi oldu hayret ettim oğlum dedim sen güreşlere filan katılsana almıyorlarmış bunu bu birazdan da fazla beyin özürlü yani çok saf  spastiğin vucutlan değil de beyinlen alakalı kısımı imiş  bi de işte bizim çocuğu gördüm sen kaldır arabayı koy dizine canlı kriko hey  allahım neler var yaa . ...............
memetlen burkan bir gidiş gittiler 1 aya yakın bir zaman sonrası döndüler  ve bana da hiç uğramadılar hiiç ses de etmiyorum  ve ara iyice açıldı vede kasabayı da terketiler artık neredeler ne olmuş bitmiş çook sonralardan görenlerden haberim oluyordu  ve aradan koca bir 2 sene geçti bunlar 2 si de ne araba ne bişi yayan geldiler bana süklüm püklüm  memet neyi varsa satıp savıyor nerede ne duymuşlar oraya buraya gide gele yavaş yavaş tüm sermayeyi de yiyip bitirmişler  yani sıfır kalıp bana dönüş yaptılar ben de hiç ses etmedim hiçbir mevzu konu açmadım eskiden nasılsa aynı o şekil hareket ettim  yine beraberiz yani eskisi gibi  memette esintiler var işte böyle sorumsuz hareketleri ara ara yapıyor huy mudur hastalıkmıdır orasını çözemedim  bunlara yeniden bir jeep aldım memedin ve burkanın üstüne yaptım  bakın dedim yarın öbür gün kavga edip ayrılırsanız bu arabayı tam ortadan 2 ye kesersiniz olur biter dedim gülüştüktü ...
Ve burkanın sayesinde onun acı kuwetinden istifade ilen çook jandarmadan ve köy muhtarı ilen üstümüze gelen kölülerden yırttık kurtulduk yani çocuğa hiçbiri bişi yapamıyorlarki ..
bi gün gecenin yarısı ışıksız hiç faça vermeden kasabaya yakın bir yere tepesindeki orman içindeki klise kalıntısına girdik bizim kaldığımız kasaba değil burası başka bir yerde  ve tam çalışıyorduk dalmışık  burası da o kadar sakin bir yer in cin geçmez o şekilde  ve birden jandar ma  etrafımızı tam çenbere almış (durun teslim olun jandarma diye bir de spot ışık çaktılar tabii mecbur kaldık  teslim olmuya  ve indik aşağıya karakola aldılar bizi bir odaya içerde bir banka kanepeleri vardır ya demir ayaklı onlardan var oturduk bekliyoruz geldi bir üsteğmen karakol komutanıymış girdi içeri masasına gidip oturdu len dedi içeri komutan girdi niye ayağa kalkmassınız dedi  ben de dedimki biz siviliz asker değilizki bu kızdı ben size sorarım dedi  ne işini vardı orda defineciyiz arıyoruz dedim  yasakmı yasak tabii dedi  ne buldunuz daha bişli bulamadan siz geldiniz dedim işi bozdunuz  tam odanın ortasında bir soba var yanında da 60--70 santimlik bir demir şiş var herhalde sobayı karıştırıyorlar ama daha mevsimi değil sobanın duruyor işte  daha sonra 4 asker geldi içeri birinin elinde falaka sopası ve kızılcık sopaları var eyvah dedim yatıracaklar falakaya işe bak şimdi derken hanginiz önce yatıcak dedi   burkan ben dedi gel bakalım geldi aldı o falaka sopasını ki bayağı kalın birşey iki elinlen tutup sizine vurup 2 ye ayırdı  ve masasına koydu  bak dedi bu bizim için çok çürükmüş  yokmu yenisi dedi kimsede ses yok gitti o demiri aldı bakın şimdi çok dikkatli buraya dedi  yaptığınız maskaralık yeter buraya kadar dedi ve demire bir düğüm attı  üsteğmenin önüne koydu biz gidiyoruz daha da üstelerseniz hepinize böyle bir düğüm atarım en kıral doktor sizi çözemez dedi  ve yürüyün arkadaşlar dedi hepimiz toplu şekilde çıktık bindik jipe  uzaklaştık diyorki gene çıkalım oraya burka yok dedim  adersi değişicez ama nerden öğrendi bunlar bizim oraya çıktığımızı bu sır kaldı ..
&&&&*******
Sonraları da benim işlerim yüzünden ben bunlarlan gidemediğim zamanlar oluyordu  benim jeepi makineleri ve de ceplerine yolluk yakıt parasını da koyuyorum  gidiyor gelmiyorlar bir aya yakın zamanlar neredeler ne oluyor hiç haberim yok bi geliyorlar araba leş gibi çamurdan gözükmüyor yaa arkadaş memede diyorum gelirken kasabaya bir çeşmede şu arabayı yıkasanız da tertemiz gelseniz olmazmı ee işte vakit yokmuş da yorgunlarmışta uykusuzmuşlarda kırk dereden su getirir makineler öyle sağları solları dökülmüşler  aracın içindeki tüm malzemeler çorba gibi söylüyorum yine aynı bu iş de böyle bir sene devam etti bir ara burka naci abi bayağı şeyler buluyoruz satıyor sana da bişi söylemiyor beni de yalana sürüklüyor haberin olsun diyor .. en sonunda iyicene ipler koptu burka da ilk bana o sahip çıktı ona vefa borcum var mecburum onlan olmaya dedi  2 si de ayrıldılar hatta makine de verdim bunlara yokki parada yok  bunlara 2 tane  dağ bisikleti aldım   uyku tulumları çadırları var gerekli malzemeleri de var  sırtta turistler gibi saç sakal da uzun  aynı hippilere benzerler  2.si de su gibi ingilizce de bilirler lisan da var yani  beylere bisikletler zor gelmiş  daha ilk gitikleri yerde yok pahasına  satmışlarda gidiş o gidiş artık ara ara ordan burdan haberlerini tanıdıklardan  alıyorum ... &&&>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>yeni>>>>>>>>>
Bir  yaz günü haziran sonlarıydı  birden burka çıkageldi yalnızdı  memet nerde dedim  o dedi isviçreye gitti  müşteri bakmıya ne olduki dedim  dememlen de bir ceymisbont çantayı önüme kodu bunları da sana ayırdı kabul etsin dedi dedi burka grant tuvalet façası şahane  bir de son model  toyota bir jeep almış  steyşin şeklinde tam takım da düzülü 3 tane yeni makine almış  bana diyor ki çantaya bakmıyacakmısın  açtım içini bi de ne göreyim  tam 50 parça  (ainion ) 30 parça da (rodos) laleli olanlardan tamamı gümüş ve büyük parça  ainion yani enezlerin 10 tanesi 16 gramlık büyük boyundan diğerleri de sıra boylamasında  oğlum nerden buldunuz bunları dedim anlatırım dedi vaktimiz bol nasılsa ....ve almadım tabi reddettimdi
Gittik iskele başındaki lokantaya  donatırdı masayı para bol ya bönkörlük albildiğine  yedik içtik bu anlatıyor  öyle bir duruma düştükki  cebimizde tek kuruş kalmadı yayanız gidiyoruz işte ancak köylere misafir oluyoruz orda hem yatacak yer hem yiyecek buluyoruz  enez hattının bir yukarısındalar  erikliden yukarı çıkıyorlar yayanlar sağı solu keserekten araştıraraktan sıcak ta hava  bunlar konakladıkları bir köyden sabah ezanınlan beraber yola koyulmuşlar misafir kaldıkları ev sahibi bunlara yolluk azık su herşeylerini vermiş yanlarına  öğlene doğru bu yolun üzerinde her iki tarafı da sıkı bir orman olan yerin başlangıcına gelirler az ilerde kavisli bir köprü ve orman içi aşağı yukarı yollan bu ormanın uzunluğu 3 km vardır her iki tarafın içlerine doğru yayılır  bunlar yoldan içeri sarkarlar orda bir çeşme de mevcut  çok güzel de suyu vardır bu ormanın daha başlangıcı yeri oluyor ve burda dağınık şeklinde 3 insanın el ele tutuşup ancak ereceği bir gövdeye sahip çınar ağaçları vardır aşağı yukarı benim hatırladığım 15 tane olması gerekir  çeşmeye gelirler çeşme de çınarın altında ve çok ulu eski bir çınar var burda  gölgesinde otururlar  açarlar sofralarını  ellerini ve ayakları yıkarlar  memet böyle çeşmelere rastlayınca yol da yürümüşsse muhakkak surette en son yalağın içini bir kontrol eder zararlı bir mahlükat olmadığından emin olunca ayaklarını sokar bu suya bir 20 dakkasını böyle geçirir  işte adet edinmiş  karınları da doyunca bunları bir uyku bastırır  tam çınarın gövdesine sererler uyku tulumlarını altlarına vururlar kafayı yatarlar  tam 2 saat bir zaman zarfı uyurlar ve ilk önce burka çan seslerine kalkar memet uyuyordur halen dikilir bakar ve 100 metre bile yok ilerdeki son çınarın altına oturmuş çoban ve etrafa yayılmış koyunlar hayvanlardan susayanlar kopar sürüden gelirler çeşmeye sularını içenler yine dönerler sürüye  burka bunları sere dalarken gözü bir ara çobana bakmıya başlar  bu bir 13--14 yaşlarında bir çocuktur  elindeki bişileri ileri belli bir yeri hedef alarak atıyor elindekiler bitince yine gidip o atıklarını topluyor yine aynı işe devam ediyor  sonra burka kalkıp çobanın yanına gidiyor  selam çocuk/ selam amca  selamlaştıktan sonra burka gelir çobanın yanına oturur  ordan burdan laflarken çocuğun elindekiler gözüne takılır bi tane ver bakayım neymiş o der çocukta ne bileyim işte üstünde resimler var herhalde eski paradır bunlar der burka bi tanesini alır eline yıldırım çarpmış gibi olur bu en kıymetli en pahallısı olan enez gümüşlerinden  ve en büyükleri 16 gram olan keçili paradır hiç bir şey belli etmez evet doğru dersin der eski para bunlar   çocuk da der ki bak şurdaki büyük ağaç var ya ben sopa ilen toprağı karıştırıyorum bunlardan orda çok var diyor  burka sevinçten nerede ise çıldırıcak ama saflığa devam ediyor  sen ne yöne gidiyorsun der çobana  ben aha işte şurdan aşağı inip kestirmeden köyüme dönücem der yavaş yavaş hadi eyvallah der çoban hayvanları toplayıp başlar uzaklaşmıya  burka doğru koşarak memedin yanın a gelir kalk çabuk der yarım saate ancak kendine gelir neoluyor ne var der  çoban oturduğu yerin ilerisine bir porselen tabak gibi bişi koymuş topraklan bir seviyeye getirmiş işte bu enezleri onun içine atıp tutturmaya vakit geçirmiye uğraşırmış ve o tabakta da 15 tane var onları da alıyor bitane de çocuk verdi 16 tane aç avucunu bak sana ne vercem der memede o da bak şaka yapmaca yok der yok yok der açar vucunu burka paraları bunu avucuna koyunca mnemet bir bakar deliricek gibi olur birden yerinden fırlar  ulen nerden buldun bunları der burka da anlatır  ve hemen o ağacın altına giderler ilk iş olarak  ağacın oraya çadır kurarlar  yerleşirler yani burası tarla değil buzağılık olan bir yer burdan kestirme diye gelip geçeni de yok yol da bayağı var uzaklığı  öyle sakin ıssız bir yer  ve  havanın kararmasını beklerler  yaz olduğu için de saat gecenin 10 larına doğru hava kararır  memet demişki burkaya hayatımın en uzun bekleyişini yaşıyorum demiş  neyse hava kararır bunlar bir  kahvaltı daha ederler ve çift makine grişirler işe  bu dağınık olan paranın alanı dardır aşağı doğru akıntı yapmış  düz bir hattın içindedir ve tümünü toplarlar anasını da bulurlar tam ellerinde 16 gramlardan 170 adet olurki o tarihlerde tanesi 2 bin liraydı ve  2 bin liraya da ford minübüs alınıyordu sıfırı hem de  v e bu parayı  sadecene 10 adeni yanlarına alırlar çok iyi emniyetli bir yere de tekrardan gömerler birkaçgün sonra gelip almak için ve keşana giderler  1 tanesini bozdururlar   ve aldıkları para ilen ilk önce bir hamama giderler sonra çıkıp komple üst baş alırlar ve daha sonra da  sorup soruştururlar  temiz bir jeep ararlar  zaten akşam da olmuştur giderler otele yer ayırtıp eşyalarını korlar ve tekrar şehre inerler  tanıdıklarını gezerler  sonra özledikleri sofrayı bir lokantada kurarlar bi güzel karınlarını doyururlar  sonra giderler umumhaneye  ordan da çıkıp yine otele bir banyo yapıp yatarlar sabah 10 sıraları kalkıp  yine şehre başlarlar dolaşmıya birinden öğrenirler ıpsalada bir çok temiz jeepin olduğu satılık şekli  ve tam adresini alıp  keşandan tuttkları taksiylen giderler ıpsalaya bulurlar sahibini ve görürler jeepi hoşlarına da gider sayarlar parasın ı alırlar  ordan notere alım satım yaparlar memedin üstüne  ve gelirler yine keşana  sağlam paralı alıcılardan bunların arkadaşı da olan biri enez parasının kokusunu almış ve otele gelir vur aşağı yukarı  memet der ki toplam 9 tane vardır fiat şu alırsan al ve hemen alınır  ve 18 bin tl bir para zar zor tıkarlar çantaya bu parayı  ve korkudan nöbetleşe uyurlar sabahı zor ederler  toplanırlar otelin parasını öderler  atlarlar jeepe gidip gömdükleri parayı da çıkarırlar alırlar  evet bir anda  paraları olmuştur sefalet bitmiştir  ilk önce giderler çobanı ararlar ve bulurlarda hem de evde  ve çocuğun öksüz olduğunu yaşlı gözleri çok az gören bir dayının yanında kaldığını zar zor yarı aç yarı tok geçimde olduklarını öğrenirler  köyün en son hanesi de bunların oturdukları yerdir..  çocuk sefaletten okula bile gidememiş  ilk önce dayı ilen çocuğu alıp keşana giderler  bir hamam sefasından sonra baştan sona giydirirler ve de kışlık da alırlar  sonra dayıyı bir özel göz doktoruna götürüp muayene etirirler ve ameliyat olursa %90 görme yeteneğine kavuşurmuş  yaptırırlar memet bakıyor dayının ağzında diş de yok bi de takma diş yaptırırlar  çocuk şehre inmem ben köyümden ayrılmam diyor tamam diyorlar ve oturdukları evi baştan sona elden geçirtip eksik ne varsa gideriyorlar  dayıyı ve çocuğu söz birliği için alıştırma yapıyorlar göya çook uzun zamandır arayıp ta bulamadıkları akrabaları imiş havası veriyorlar  şüphe çekilmesin diye  plan aynen yürür  çocuğu okula da yazdırırlar
köyün hocası da devamlı köydeymiş  zaten aralıymış hocaya da para verip şimdiden çocuğu okula yetiştirmesi için hergün ders vermesi için tutmuşlar  aynı köy içinde yalnız kalmış bir orta yaş kadıncaaz da varmış muhtar atmış fikri ortaya herhangi bir durum yok kadın kadındır ev işlerini çekip çevirir diye kadını da iknaa edip bunlara kattık diyor memet  ve diyor ki ben ara ara uğrar hatırınızı sormuya gelirim deyip çocuğa da bir banka hesabı açıp bayağı hatırı sayılır bir parayı da yatırıyor  dayısını da vasi olarak atıyor  bunlara inek koyun  da alıyor  dayının tarlaları varmış köyde muhtar vasıtası ilen anlaşılıp her sene buraları ekilip biçilicek geliri masraflar çıktıktan sonra dayıya verilicek o işi de bağlıyorlar ve ayrılıyorlar
 
şimdi burda bi hatırlatma yapayım  belki 100 ü geçik kişi buldu bana dedilerki naci abi bulduk ilk fırsatta yanına geliyoruz senin payını ayırdık  herhalde ben öldükten sonra benim paylarım gelicek halen bekliyorum  benim  parada pulda gözüm yokta diyorum bi tane insan çıkıcakmı yok maalesef  bunu da burdan hatırlatayım dedim  ve memedin yaptığı güzellikler herkesin aklında  olsun  bu 2 günlük dünyada  neyse devam edelim öykümüze
 
devam edicektir  
 


Düzenleyen nacibaba - 20/Şubat 2017/2010 Saat 20:07
NACİBABA..............ONK..
Yukarı Dön
 Cevap Yaz Cevap Yaz Sayfa  12>

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50
Powered by Web Wiz Forums Free Express Edition
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu Sayfa 0,218 Saniyede Yüklendi.